Zirvenin açılışında konuşan OSS Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özalp, “OSS Derneğimiz, Otomotiv Satış Sonrası Sektörünün ülkemizde gelişmesine ve büyümesine katkı sağlamak amacıyla 1995 yılında kuruldu. Bugün itibarıyla 28’inci yılımıza giriyoruz. Bu alanda uluslararası arenada faaliyet gösteren FIGIEFA’nın da bir üyesiyiz. Bugün itibarıyla ilkini gerçekleştirdiğimiz Türkiye’nin ilk Aftermarket Zirvesi’yle sektörün sorunlarını ve yeni trendleri masaya yatırıp, sektörümüzün her oyuncusunun birbiriyle iletişimini geliştirmeyi hedefliyoruz. Geleneksel hale getirmeyi hedeflediğimiz Aftermarket Zirvesi, sektörümüzün gelişimi için yaptığımız çalışmalardan önemli bir parçası olacak. Sektörümüzdeki gelişimi tıpkı bugün olduğu gibi ancak yine birlikte artırabiliriz. İç sesimize, çok sesliliği ekleyerek ilerlediğimiz bu yolda üye sayımız bugün 250’yi buldu” dedi. Sektörün zorlu ülke gündeminin yanı sıra globalde de ciddi bir imtihandan geçtiğini söyleyen Ziya Özalp, “Sektörü zorlayan pandeminin ardından 6 Şubat’taki depremlerle tüm Türkiye’nin olduğu gibi bizim de çok canımız yandı. Bölgeye elimizi uzatmaya devam edeceğiz. Umutlu olmak, sektöre ve dünyaya umut olmak zorundayız. Biz aftermarket üreticileri ve dağıtıcıları olarak sektör adına pozitifte kalmaya devam ediyoruz” dedi. Otomobildeki yapısal değişimin, global ve ulusal tüm belirsizliklere, pandemi gibi kimsenin öngöremeyeceği gerçeklere rağmen, yükseliş trendinin 2023’te de devam ettiğini vurgulayan OSS Başkanı Ziya Özalp, şöyle devam etti: “Satış adetleri, ihracat ve istihdam rakamları bunun ‘elle tutulur’ kanıtları. OSS olarak 8 yönetim kurulu üyesinden biri ve aynı zamanda Avrupa Birliği üyesi olmayan tek ülke sıfatıyla temsil ettiğimiz çatı derneğimiz FIGIEFA’nın da ana gündeminde yer alan, elektrikli araç dönüşümüyle birlikte ortaya çıkabilecek risk ve fırsatları, bunun tedarik zincirindeki olası yansımalarını gündemimizde tutmaya devam ediyoruz.” şeklinde konuştu.
65 yaş üzeri iş dünyasına müthiş alanlar açacak!
Zirvenin dikkat çekici isimlerinden DEIK Yönetim Kurulu Üyesi Steven Young, “2050’ye giden yolculukta neler değişecek” konulu bir detaylı sunum yaptı ve sektör temsilcilerinin sorularını yanıtladı. 2050’ye giden yolculukta bağlanabilirlik, ikinci kentleşme, demografik enerji ve iklim olmak üzere 4 ana konunun öne çıkacağını vurgulayan Steven Young, “Akıllı cihazların sayısı 55 milyar adede yükselecek ve bu gittikçe çok hızlı şekilde artacak. 2050’ye geldiğimiz zaman dünya nüfusunun birçoğu artık büyük şehirlerde yaşamayı tercih edecek ve bu da şehirlerde altyapı konularında büyük bir imtihan olacak. Ayrıca 65 yaş ve üstü grubun diğer yaş gruplarına nispeten 2 kat daha fazla büyüyeceği öngörülüyor. Bu iş dünyasına müthiş yeni alanlar açacak. Geleneksel sektörlerimiz, yeni yetenekleri, genç yetenekleri çekmekte burada zorlanabilir ve bu önümüzdeki yıllarda boşluklara sebep olabilir. Bununla beraber maliyet dengelerini de etkileyecektir. Dolayısıyla şirketler olarak kendimizi Y nesline hitap eden cazip işveren haline getirmemiz gerek. Yani bu anlamda şirketin fiziksel ortamından tutun da kadın-erkek cinsiyet eşitliği bu çok önemli. Buna önem vermemiz gerekiyor” dedi. Enerji ve iklim sorunlarının bugün yaşanmaya başladığını ifade eden Steven Young, dünyanın 2030’da daha fazla enerjiye ve daha fazla temiz suya ihtiyacı olacağını kaydetti.
Hindistan’ı yakından takip edin!
“Geçmişte yakalanan hızla geleceğe odaklanmamız gerekiyor” diyen DEIK Yönetim Kurulu Üyesi Steven Young, şunları söyledi: “Gelecekten bahsederken eskiden terimler ve iş yapış şekli otomotiv sektöründe otomotiv teknolojisiydi. Ama artık öyle değil. Akıllı hareketlilikten bahsediyoruz. 2020 yılında nesnelerin internet sektörü zaten 250 milyar dolarlık bir sektör oluşturmuştu ve hızlı bir şekilde giderek artıyor. 2030’a kadar bu sektöre 15 trilyon dolar yatırım yapılacak. Dünyanın yazılım merkezi Silikon Vadisi’nden öteye, Hindistan’a doğru kayıyor. Muazzam bir yatırım var Hindistan'a. Hindistan'a dikkat edin ve takip edin. Çok hızlı bir şekilde büyüyecek. Öte yandan gelişmekte olan ülkelere yatırımlar, oradaki ekonomik aktivite ve tüketim gittikçe artıyor. Bununla beraber o bölgelerden yerel markalar çıkmaya başlıyor. Bunu özellikle pandemi bir ders olarak tüm dünyaya verdi. Artık tedarik zinciri daha çok lokal geçecek. Ekonomileri canlandıran orta sınıflardır. Dolayısıyla burada görüyoruz ki nüfus ağırlıklı gelişmekte olan ülkelerde. Düşük gelirden orta gelire geçen bir insan evvelden sahip olmadığı satın alma gücüne sahip olacak. Ve ilk defa belki bir araç alacak. Bu anlamda ekonomiler canlanmaya başlayacak. Ancak nerede olacak bu? Gelişmiş olan ülkelerde olmayacak. Gelişmekte olan bölgelerde ve ülkelerde gelecek. Afrika bunun bir tanesi. Uzakdoğu diğer bir bölge.”
Hidrojende kırılma noktası 2030 yılı!
Geleceğin mobilitesindeki ana değişim trendlerinden birinin de hidrojen olacağını belirten Young, şunları söyledi: “Şu anda ağır vasıtalarda görüyoruz, yoğun bir şekilde deneniyor. Yavaş yavaş ticarileşmeye başladı. Fakat öngörümüz şu ki, 2030 yılı bir kırılma noktası olacak. Şu anda hala birim maliyetleri ve güvenlik konusunda çalışmalar var. Hidrojen binek ve hafif ticarilere yayıldığı zaman hızlı bir şekilde devam edecek. Avantajı ne? Mevcut altyapıdan faydalanabilirsiniz. Depoyu 3 dakika doldurup 1000 kilometre menzile sahipsiniz ve uçtan uca sıfır emisyon.”Rekabetin artık sadece ürünler arası olmadığına işaret eden Steven Young, “İyi ürün yapmak sizin rekabette başarılı olmanızı hiçbir şekilde garantilemiyor. Bundan sonra rekabet iş modelleri arasında olacak. Yani iyi bir ürün onu iyi bir hizmet paketiyle müşteriye sizin sunabilmemiz çok önemli. Fortune 500 listesine bakıp 2000 yılı ile 2020’yi mukayese ederseniz, şirketlerin yüzde 52’sinin olmadığını görürsünüz. Sadece listede yok değil, yoklar. İstanbul Sanayi Odası’nın yayınladığı listeye bakarsanız ilk 1000’e. 2000 ile 2020’yi mukayese ederseniz görüyorsunuz ki yüzde 41 oranında şirketler yok olmuş” dedi.
Mobilite ekosistemi masaya yatırıldı!
OSS Derneği’nin düzenlediği Aftermarket Zirvesi’nin konuşmacıları arasında AYD Otomotiv Türkiye Satış Müdürü Muhammed Ziya Ağbektaş, AYD Otomotiv Global İş Geliştirme Müdürü Domenico David Adamo, Dinamik Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Selami Tülümen, Esas Holding Kurumsal İletişim Direktörü Berrak Kutsoy, INTERCARS Ticari Direktörü Tomasz Białach, Gelecek Daha Net Gençlik Platformu Kurucusu Serra Titiz, MAHLE Türkiye Genel Müdürü Bora Gümüş, Mann+Hummel Türkiye Otomotiv Yenileme Pazarı Direktörü Cemal Çobanoğlu, Martaş Otomotiv Yedek Parça Tic. Ve San. A.Ş.Dijital Dönüşüm Direktörü Serkan Kandemir, Messe Frankfurt Marka Yöneticisi Michael Johannes, NTT DATA Business Solutions Türkiye Satış direktörü Emir Serpicioğlu, Dinamik Teknolojileri Satış Müdürü Pınar Özer, OSS İş'te Balans Çalışma Grubu Üyesi ve KAGİDER YK Üyesi Beylem Leblebici Birsen, OSS İş’te Balans Çalışma Grubu Üyesi Erdem Çarıkcı ve Üçel Kauçuk Genel Müdürü Mehmet Mutlu yer aldı.
Yeni Servis Dünyası ve Mobilite Ekosistemi başlıklı Future Mobility Seansı’nda ise Bakırcı Group CEO’su Mehmet Karakoç, Türkiye, İran ve Orta Doğu Bosch Otomotiv Yedek Parça İş Birimi Servisler Kanal Pazarlama Müdürü Cem Güven, Euromaster Operasyon Direktörü Tegin Akyürek ve Stellantis Parça ve Servis Genel Müdürü Mehmet Akın değerlendirmelerde bulundu. TAV Havalimanları Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve TAV İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı M. Sani Şener’in “Toplumsal Başarı Hikayesi” özel sunumunun ardından OSS Genel Sekreteri Ali Özçete’nin hitabıyla zirvenin kapanışı gerçekleştirildi.