Operasyonlarında ortaya çıkan CO2 emisyonu, enerji harcamaları, atıkları ortaya koyan firma, bunları iyileştirirken taşeron firmalarında da bunu bekliyor. Gefco Türkiye Satış ve Pazarlama Müdürü Zafer Özkök, bu raporları çevresel performanslarını artırmak için bir araç olarak kullandıklarını belirtiyor ve  “Gefco olarak nakliye mühendisliğine önem veriyoruz, bu sayede de CO2 emisyonunu azaltma yönünde kayda değer çalışmalarımız oluyor” diyor

Firma olarak çevresel etkilerinizi ölçüyor musunuz?

Sürdürülebilir Kalkınma, Gefco Grup’un büyüme stratejisinin ana başlıklarından birini oluşturuyor ve Gefco 2020 Planı’nın “Sorumluluk” maddesinde ayrıca yer alıyor. Gefco’da, insana ve çevreye saygı hayata geçirilen gerçek faaliyetlerle ortaya konmakta, yani gerçekleştirilen faaliyetlerin etkileri takip ediliyor ve düzenli olarak ölçümleniyor.  Çevresel Raporlama Departmanı, çevresel kriterlerin sonuçlarını tüm Gefco için her sene düzenli olarak raporluyor. Bu rapor, tüm dünyadaki Gefco’ları kapsıyor. Düzenlenen raporların sadece alınan veriler olarak kalmaması çok önemli. Bunun için de bu veriler çevre performansımızı artırmak için birer araç olarak kullanılıyor. Yapılan kanuni düzenlemeleri gerçek birer kalkınma fırsatı olarak görüyoruz. Bu rapor kapsamında Gefco tesislerinin, kullanılan araçların çevreye etkileri kapsamlı bir şekilde ölçülüyor. Kullanılan indikatörleri her sene daha detaylandırarak, raporu daha da zenginleştirmeye çalışıyoruz.

Lojistik operasyonlarınızı çevresel açıdan nasıl gerçekleştiriyorsunuz?

Gefco lojistiğin bir çok dalında hizmet veren bir firma. Depolama, taşımacılık, Gefbox dediğimiz yeniden kullanılabilir elleçleme kasaları bunlardan birkaçı.  Yapılan lojistik operasyonlarının çevresel raporlarının hazırlanabilmesi için yürürlükteki kanuni düzenlemelere uygun indikatörler (CO2 emisyonu, enerji harcamaları, atıklar vs) belirleniyor ve gerek tesislerin, gerek taşeron firmaların bu indikatörlerin sınırları çerçevesinde hareket etmesi sağlanıyor.  Örneğin, satın alma departmanımız da taşeron firmalarımızı seçerken belirlenen kriterlere göre seçiyorlar ya da konu taşımacılıksa yüklemelerin optimizasyonu, gidiş-geliş seferlerinin optimizasyonu, kendi filolarımızın takibi gibi konulara büyük önem veriliyor. Gefco olarak nakliye mühendisliğine önem veriyoruz, bu sayede de CO2 emisyonunu azaltma yönünde kayda değer çalışmalarımız oluyor. Fiyat/kalite/karbon emisyonu açısından en doğru denge oluşturuluyor. Kara yoluna alternatif deniz yolu, demir yolu gibi diğer seçenekleri öne çıkartıyoruz. 2010 verilerine göre çalışmalarımız sayesinde multimodal taşımalarda dünyadaki genel ortalama yüzde 17 iken, Gefco olarak bizim ortalamamız yüzde 25.

 

Yaptığınız yatırımlarda (Araç, ekipman, depo v.b) çevresel etkileri göz önünde bulunduruyor musunuz?

Satın almalarımız ancak belirlenen kriterler doğrultusunda olabilir. Bu istisnasız her konuda geçerli.

Grup olarak iş ortaklarımızı çevre koruma konusundaki tutumlarına göre seçiyoruz. Örnek vermek gerekirse, Gefco tüm taşıma şirkelerinin Avrupa’da geçerli olan çevre standartlarına uyumlu olmasını şart koşuyor. Fransa’da 300 sürücü halihazırda, ekolojik sürüş teknikleri konusunda eğitildi. Ayrıca, çevre konusunda uzman yöneticilerden oluşan bir ağ aracılığıyla tüm dünyada konuyla ilgili eğitimler düzenleniyoruz, bu eğitimlerde ölçümleme ve yönetim araçları da tanıtılıyor.

Lojistik hizmet alan firmalar için, yeşil lojistik kabiliyetinin önemi nedir? Gelecekte nasıl bir bakış olacak?

Yeşil Lojistik hizmet verdiğimiz firmalar için çok önemli. Biz Gefco olarak sürdürülebilir kalkınmayı büyüme stratejimizin merkezini oluşturan bir unsur olarak görüyoruz ve 2020 senesine kadar ekolojik ayakizimizi sabitlemeyi hedefliyoruz. Bugün olduğu gibi ilerideki dönemler için de deniz nakliye sektörü “yeşil” çözümler olma yolunda ilerlemeye devam edeceğine inanıyorum. Yapılan liman yatırımları, önemli yatırımcıların ülkemizin gelişimine olan güvenini artırmaktadır. Lojistik sektörü de yeni yatırımlarla beraber büyüyecek ve ülkemizin hızlı gelişimine destek olacak. Mersin, stratejik konumu ile lojistik sektöründeki firmalar için önemli bir lojistik sahası olmaya devam edecek.

Çevreci lojistiğe örnek bir vakayı anlatır mısınız?

2011 senesinin Haziran ayında Gefco, Avrupa’nın Marco Polo programından aldığı finansal kaynakla Vesoul (Fransa) ve Kaluga (Rusya) arasında otomotiv parçalarının taşınması için bir demiryolu hizmeti başlattı. Gefco bu tür girişimlerle Avrupa’da demiryolu taşımacılığı alanında da lider firmalardan biri olarak, yük taşımacılığını daha çevreye dost hale getirmek için çalışmalarını sürdürüyor.