Modüler treyler üretilecek
Yalçın Dorse, ihtiyaca uygun çözümleriyle terzi usulü üretim yapıyor. Son olarak 5 akslı 50 metreye uzayabilen platformlar üretmeye başladıklarını söyleyen Yalçın Şentürk, uzar platform serilerini 50 metreye aks sayısını ise 5’e çıkarttıklarını ifade etti. Ayrıca son yıllarda modüler treyler ihtiyacını karşılamaya yönelik çalışmalara da başladıklarını ifade eden Şentürk, “200-300 ton taşıma yapılan modüler sistemler var. Alıcılar yerli üretim konusunda destek verirse daha hızlı yol alabiliriz” dedi.
Özel üretimlerle beraber stok da yaptıklarını dile getiren Şentürk, bu sayede müşterilere çok hızlı dönüş yapabildiklerini belirterek, “Malzemenin yurtdışından gelmesi siparişi, taşınması, teslimi, montajı 10 hafta sürüyor. Müşteriyi o kadar bekletemezsiniz. Bu nedenle stoklu çalışıyoruz. AB’de olan ürünleri elimizde tutarak yerli olmamızın avantajını kullanıyoruz.” dedi.
Kaval baka baka değil, çala çala öğrenilir
Lowbed ekipmanlarının yüzde 40’ını yurtdışından tedarik edildiğini vurgulayan Yalçın Şentürk, dışa bağımlılığın önüne geçmek için yerli dingil konusunda her türlü desteği vermeye hazır olmalarına karşın bu konuda istenilen girişimlerin olmadığına dikkat çekti. Şentürk, konu hakkında şunları söyledi: “Bir elin nesi var, iki elin sesi var. Yapın bu dingili, dünyaya satalım. Türkiye’deki üreticilerin bu kapasitesi var. Önce kar diye düşünürsen bu iş olmaz. Kaval baka baka değil çala çala öğrenilir.”
İhracatta denetim olmalı
Üretimlerinin yüzde 40’ını ihracat etiklerini kaydeden Yalçın Şentürk, şu anda 40 ülkeye ihracat yaptıklarını vurguladı. Bunların 10 tanesinin AB ülkesi olmasının kendileri için önemli olduğuna değinen Şentürk, ihracat pazarlarında halen fiyat avantajını koruduklarını söyledi. Treyler sektöründeki önemli bir soruna işaret eden Şentürk, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya yapılan ihracatlarda kalitesiz ürünlerin Türk Malı algısını olumsuz etkilediğini belirtti. Yabancıların Türk Malından yaka silker hale geldiklerini kaydeden Şentürk, bunun için daha çok denetim yapılaması gerektiğini savundu.
İlk lowbedi resme bakarak yaptım
Yalçın Şentürk, ilk lowbed yapım hikayesini şöyle anlattı: “İlk lowbedi 1980’de ürettim. Adana’da rahmetli Doğan Özyardımcı benden bir lowbed yapmamı istedi. Resimlere bakarak yaptım. Kendimden de bir şeyler kattım. 15 sene sona römorku İstanbul’da gördüm. 80 ton yük atmışlar. Onlara; “Herhalde evliyasınız. Dua ile gidiyor bu araç’ dedim. 24 tonluk araca, 80 ton yük atılır mı?”
Adı büyük Kozanoğlu
‘Lowbedci Yalçın’ olarak anıldığını dile getiren Şentürk, bu lakabı kendine has bir hikaye ile yorumladı: “Kömürcü Recep diye biri varmış. Recep, doğru dürüst para kazanamadığı gibi akşam eve de is içinde gidermiş. Hanımı Recep’e bir gün terslenmiş. ‘Kazandığın para suya sabuna yetmiyor, yıkamaktan bıktım’ demiş. Kömürcü Recep de karısına; ‘bana Kömürcü Recep diyorlar sana da Kömürcü Recep’in karısı diyorlar, bu nam bize yetmez mi? Lowbedci Yalçın, adı büyük Kozanoğlu.