Avrupa Parlamentosu Emisyon Ticareti Sisteminin karayolu taşımacılığını da kapsayacak şekilde genişletilmesini onayladı. ETS’ye göre firmalar ürettikleri karbon miktarı kadar vergi ödeyecekler. Bunun için firmaların karbon salımlarını ölçmeleri ve raporlamaları gerekecek. Bu durum küçük nakliye firmaları için daha zor olacak. Hem karbon vergisi ödemek zorunda kalacak olan nakliyeciler ayrıca ölçme ve raporlama gibi süreçleri yerine getirebilmek için yatırım yapmaları ve danışmanlık hizmetlerinden yararlanmaları gerecek.
Daha önce havayolu taşımaclığında için kullanılan ETS'ye artık karayolu taşımacılığı da dahil edildi. Sektör yaptığı emisyon kadar vergi ödemek zorunda kalacak. Sektörde büyük oyuncular kadar küçük oyuncular da var ve bu küçük nakliyecilerin sisteme nasıl entegre olacağı konusunda endişeler var. Sistemin maliyet getiriyor olması küçük firmaları büyük firmalara karşı devavantajlı konuma getiriyor.
IRU yaptığı açıklamada oluşacak yüksek maliyetlerden endişe duyduğunu açıkladı. IRU açıklamasında, “Sıfır emisyon alternatifleri yeterince mevcut olmadığı sürece, karayolu taşımacılığının ETS'ye dahil edilmesi, ulaşım operatörlerine karbondan arındırma teşviki olarak hizmet etmekten çok ekstra ücrete yol açacaktır” denildi.
ETS NEDİR?
Emisyon Ticareti Sistemi (ETS) Sera Gazı Emisyonlarını sınırlandırmasını veya azaltmasını amaçlıyor. Azalmaların düşük maliyetle gerçekleştirilebilmesi için katılımcıların emisyon kotalarını alıp satmalarına izin veriyor. İzin verilen toplam emisyon sınırlı olduğu için, kuruluşların her yıl emisyonlarını raporlamaları gerekiyor. Emisyon kotaları para gibi kullanılıyor – bir kota sahibine bir ton CO2, ya da başka bir sera gazından eşdeğer emisyon imkânı veriyor. Program büyük enerji sağlayıcıları ve yüksek enerji tüketen şirketleri izlemek için ilk kez 2005 yılında devreye girdi. Süreç 2008 yılında yüksek emisyon yapan diğer sektörlerle havayolu işletmecilerini de kapsayacak şekilde genişletildi. Karayolu taşımacılığı da sisteme dahil oldu.
