TREDER 24 Mart 2011’de gerçekleştirdiği toplantıda, denetim ve kontrol yetersizliğinden dolayı artan merdivenaltı üretiminin sektöre ve Türkiye ekonomisine verdiği zararlar dile getirildi. Toplantıda konuşan TREDER Yönetim Kurulu Başkanı Recep Serin, Türkiye’nin önemli treyler markalarına sahip olduğunu anca bu markala yeteri kadar önem verilmediğinden şikayetçi oldu. Sektörde yeteri kadar denetim olmaması sayesinde merdivenaltı üretimin arttığına işaret eden Serin, şunları söyledi: “2010 yılında 15 bin adet treyler satıldı. TREDER üyeleri ise treyler pazarında 9 bin adetlik satış gerçekleştirdi. Bu satış istatistiklerine bakıldığında geriye kalan 6 bin adetlik üretimin, kimin tarafından üretildiği ise bilinmiyor. ‘Merdivenaltı’ diye tabir ettiğimiz yerlerde yapılan bu üretim bugün Türk treyler sektörünün önündeki en büyük engeldir. Ağır sanayi, teknoloji ve işçilik gerektiren bir sektörün üretim rakamının neredeyse yarısını merdiven altı üretim oluşturuyorsa bu gerçekten düşündürücü bir durumdur.” dedi. Recep Serin, merdivenaltı üretimin neden olduğu sorunları 6 başlık halinde şöyle sıraladı: 1- Mal ve can güvenliği Standartdışı üretimler yüzünden Türkiye’de birçok kaza meydana geliyor ve bu kazalar yüzünden can ve mal kaybına uğruyoruz. Bugün Türkiye’de trafiğe yeni çıkan her 10 araçtan 4’ü standartları karşılamıyor. Kamuoyunu bu konuda duyarlı olmaya çağırıyorum. 2-Vergi kaybı Merdivenaltı üreticilerin sattıkları araçları düşük fatura ederek devleti önemli bir vergi kaybına yol açıyor. En iyimser sonuçlara göre 180-200 milyon TL’lik bir cirosal vergi kaybından bahsediyoruz. Buralarda sigortasız çalışanlar da ülkenin ayrıca bir kaybı diye düşünüyorum. 3-Türk treyler yan sanayisi gelişemiyor Merdivenaltı üretim beraberinde yine kalitesiz yan sanayiyi doğuruyor. Türk treyler markaları tedarikinin önemli bölümünü Avrupa’dan yapıyor. Türkiye’nin bunları üretecek teknolojik gücü var ama pazar yeteri kadar büyük olmadığı için kimse bu alana girmek istemiyor. Yurtdışındaki yan sanayi üreticileri de Türkiye’de üretim yapmak istiyor ama pazardaki merdivenaltı kayıp onları da yatırım yapmaktan uzaklaştırıyor. 4- Rekabet gücü azalıyor Uluslararası standartlara uygun, kaliteli ve rekabet edebilir treyler üretimi için yıllık üretim-satış adetlerinin en az 2 bin adetten fazla olması gerekiyor. Oysaki, şu an yıllık satış adetleri ortalama 500’ü gösteriyor. Yerli treyler yan sanayi gelişmeyince, uluslararası standartlara uygun, kaliteye önem veren Türk treyler Türk üreticilerinin Avrupa’daki rakiplerine karşı rekabet etmesi de zorlaşıyor. 5 –İhracat pazarlarını kaybediyoruz Uluslararası standartlara uygun, kaliteli ve dış pazarlarda rekabet edebilir olan Türk treyler üreticilerinin ihraç pazarlarının başında Ortadoğu, Avrupa, Türki Cumhuriyetler ve Rusya geliyor. İçeride merdiven altı üretiminin yarattığı haksız rekabet yüzünden büyüyemeyen treyler üreticileri bu pazarları kaybetmeye başlıyor. 6- İtibarsızlaştırılıyoruz Bu sorunlar yarattığı bir sonuç olarak sektör itibarsızlaştırılıyor. Devlet de teşvik vereceği zaman veremiyor, banka kredi sağlayamıyor. “Ayağımıza prangalar vuruluyor” Recep Serin, merdiven altı üretiminin önlendiği, dolayısıyla yan sanayisi gelişmiş olan kaliteli üretimin Avrupalı rakipleri karşısında daha da güçleneceğini vurguladı. “Merdiven atlı üretim, ayağımıza vurulmuş bir prangadır” diyen Serin, sesimiz duyuluncaya kadar ses vermeye devam edeceklerini söyledi.