Bakan Yıldırım, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı toplantı salonunda yapılan Çukurova Bölgesel Havaalanı Projesi Uygulama Sözleşmesi imza töreni öncesinde yaptığı konuşmada, Çukurova Bölgesel Havaalanı projesinin gerçekleştirdikleri 2. özel-kamu ortaklığı olduğunu belirtti. Bakan Yıldırım, 9 yılda aşağı yukarı 9 katrilyonluk havaalanı yatırımı yaptıklarını ifade ederek, bunun 4 katrilyonunu yap-işlet ile gerçekleştirdiklerini söyledi. Türkiye'nin ihtiyaçlarının büyüdüğünü dile getiren Yıldırım, ''Her şeyi bütçeden yapma imkanı zorlaşıyor. Yaparsınız, yapamazsınız diye bir şey yok, ama geçmişte olduğu gibi projeler 20 sene de biter. Siz projeyi bitirdiğiniz zaman ihtiyaçlar değişmiş olur. O proje de o iş de ihtiyacı karşılamaktan uzak hale gelir'' dedi. Ulukışla-Pozantı yolunun bunun en güzel örneği olduğuna işaret eden Yıldırım, kendisinin lise öğrencisiyken radyolarda Ulukışla-Pozantı yolundaki çalışmalarla ilgili anonslar duyduklarını belirtti. Bu anonslarla büyüdüklerini ifade eden Yıldırım, ''Oraya da girdik 29 viyadük, 9 tünelle orayı da aştık, şimdi muazzam bir yol oldu'' diye konuştu. Bakan Yıldırım, Mersin, Adana, Hatay ve Osmaniye'nin Türkiye'nin yeni zenginlik bölgesi haline geldiğini belirterek, Türkiye'nin en önemli sorununun zenginlik noktalarını yurdun her tarafına yayamamış olması olduğunu söyledi. Herkesin İstanbul'a yönünü çevirdiğini dile getiren Yıldırım, İstanbul, İzmir, Marmara havzasının artık nefes alamadığını ifade etti. Bu zenginlik noktalarını yaymak için altyapıyı Orta Anadolu, Doğu Anadolu ve Akdeniz Bölgesine kaydırdıklarına işaret eden Yıldırım, artık Antalya, Gaziantep, Mersin, Adana, Çukurova havzasının zenginlik bölgesi haline geldiğini dile getirdi. Transfer merkezi haline gelecek Çukurova Havaalanı karar verilirken çok tartışıldığını belirten Yıldırım, şunları kaydetti: ''Adanalılar, Mersinliler, Adana, Mersin muhabbeti epey zamanımızı aldı. Esasında bunları daha erken aşabilseydik biraz daha ileri bir konumda olabilirdik. Çukurova Havaalanı, Mersin'de yapılıyor diyorlar. Adana'ya 25 kilometre, Mersin'e 34 kilometre. Mesafe bakımından Adana'ya daha yakın. Bu tartışmalar anlamsız, önemli olan bu bölgesel havaalanını en etkin şekilde kullanmak. Kazan-Tarsus'ta oluşturulacak turizm merkezi dolayısıyla bu havaalanının önemi gittikçe artacak. Bir uluslararası transfer merkezi haline gelecek. Bu havzanın bereketli topraklarının ürünleri başta Ortadoğu, Kafkaslar olmak üzere dünyanın her tarafına taşınacak.'' Yıldırım, havacılığın Türkiye'de, dünya gelişmesini yaya bırakacak şekilde geliştiğini vurgulayarak, uçakla seyahat edenlerin sayısının 8,5 milyondan 58 milyona çıktığını, faal olan havaalanı sayısının 26'dan 47'e ulaştığını, yapımı devam eden 9 havaalanı olduğunu söyledi. Özel sektör olunca zamanın daha etkin kullanıldığını dile getiren Yıldırım, havaalanının 36 ay öngörülmesine rağmen belki 2 yılın altında faaliyete geçirilebileceğini, bunun için de yüklenici firma ile pazarlık yapacaklarını söyledi. Yıldırım, dünyanın ekonomik krizden ağladığına işaret ederek, şunları belirtti: ''Krizin ilacı yatırım. Biz 2009'da krizin en şiddetli olduğu dönemde İstanbul-İzmir otoyolu ihalesini yaptık. Avrupa'nın en büyük, dünyanın 5 büyük projesi arasında yer alıyor. 2012 için felaket senaryoları üretenler Türkiye bakımından yine ters köşeye düşecekler. Aslında Türkiye'de kriz falan yok. Türkiye niye krize girmiyor diye krizi tutanlar var, krize girenler var.'' Türkiye'nin bölgenin istikrar ülkesi olduğuna işaret eden Yıldırım, Türkiye'nin etrafında yaşanan olayların sona ermesinin Türkiye'nin konumuna bağlı olduğunu belirterek, ''Türkiye ne kadar istikrarlı, kararlı olursa bölge de o kadar kısa sürede sukünet bulur, herşey normale döner'' dedi. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a seslenen Yıldırım şöyle dedi: ''Sayın Bakanım dünya kazan sen kepçe dolaş dur. Sen bu ülkeye ticaret yap, ihracatını artır. Yol, havaalanı, demiryolu yapmak bizden. Bu altyapıdan ürünlerimizi dünyaya satmak da senden. İşin en kolay tarafını sana ayırdık. ''Yeter ki bu güzel işbirliği, ahenkli çalışma ülkede olsun. Kaynaklarımızı en iyi şekilde değerlendirelim'' ifadesini kullanan Yıldırım, ''Enerjimizi boş işlerle tüketmeyelim. 2023 Türkiye'sindeki o hedefleri gerçekleştirmek hepimizin görevidir. Burada siyaset yok, hizmet var. Bunu da burada görüyoruz'' dedi. Aktarma merkezi olacak Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye'nin ulaşım alt yapısının getirdiği avantajlardan her yerde bahsettiğini belirterek, faaliyette bulunan 46 havaalanın turizmde, uluslararası yatırımda, 2011 yılında ihracatta elde edilen rekorlarda önemli bir etken olduğunu söyledi. Çukurova Bölgesel Havaalanının ihalesini alan firmanın süresinden önce ve en üst kaliteyle tamamlayacağından kuşkusunun olmadığını ifade eden Çağlayan, bu havaalanının, Akdeniz oyunlarında, Tarsus-Kazanlı'da planlanan turizm tesislerinde, Çukurova bölgesinin ekonomisinde hakettiği yeri bundan sonra daha fazla almasında katkı sağlayacağını kaydetti. Bölgeye, turistlerin gidiş gelişlerinin ulaşım alt yapısına bağlı olduğuna dikkati çeken Çağlayan, karayolu, denizyolu, havayolu ve demiryolunun turizm, ihracat ve üretim yönüyle katkılarını anlattı. Hızlı tren projelerine de değinen Çağlayan, ''Bölgesinde önemli bir dağıtım merkezi olacak, Singapur'u, Noterdam'ı, Dubai'yi Hong Kong'u geçecek şekilde dizayn etmeye kararlı olduğumuz Mersin'i, Çukurova ve Türkiye'nin önemli bir aktarma merkezi haline getireceğiz. Eksiğimiz yok, fazlamız var'' dedi. Bölgenin ihracatta yakalaması gereken payın, Türkiye ihracatının en az yüzde 10'u olması gerektiğini savunan Çağlayan, ''500 milyar dolar ihracat hedefleyen, ihracatın ithalatı karşılama oranı minimum yüzde 80 olarak tespit eden hükümet olarak, Çukurova bölgesinin en az yüzde 10 alması, 2023 yılında 50 milyar dolarlık sadece mal ihracatı yapan bölge olmasında bu havaalanı çok önemli etki oluşturacaktır'' diye konuştu. Çukurova Bölgesel Havaalanının yapılmasıyla Silifke'nin meşhur çileklerini ''uçan çilekler'' yapacaklarını anlatan Çağlayan, bu havaalanında yapılacak kargo binasının, bölgenin özel öneme sahip ve kısa sürede sevk edilmesi gereken ürünlerinin sevk edilmesinde önemli bir rol oynayacağını bildirdi. 15 milyon yolcu kapasiteli Devlet Hava Meydanları İşletmeleri (DHMİ) Genel Müdürü Orhan Birdal, Bakanlığın 2023 yılı hedefleri arasında bulunan Çukurova Havalimanı'nın 15 Aralık 2011 tarihinde ihalesinin yapıldığını anımsatarak, havaalanının tamamı özel sektör tarafından yapılan ikinci havaalanı olacağını anlattı. Yıllık 15 milyon yolcu kapasitesine sahip olacak Çukurova Bölgesel Havalimanı'nın ilerleyen dönemlerde büyüyebilir şekilde yapılacağını kaydeden Birdal, bölgenin turizme açık olması dolayısıyla da bölgeye farklı bir değer katacağını bildirdi. Sky Line ve Zonguldak Özel Sivil Havacılık Ortak Girişim Grubu adına Koçoğlu İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Koçoğlu da Çukurova Bölgesel Havaalanı projesinin Türkiye'nin 2. büyük havaalanı olacağını belirterek, ''En kapsamlı Yap-İşlet-Devret (YİD) Projesi olacak'' dedi. Bu projeyi hayata geçiren Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a teşekkür eden Koçoğlu, ''Esas irade bunun yapılabilmesini sağlamak. Bizler bir yerde oyuncuyuz'' diye konuştu.