Tatbikat sireni çalıyor. Münih Havalimanı'nda yaklaşan bir yolcu uçağının motorunda duman olduğu anons ediliyor. Her ayrıntıyı yüzlerce kez deneyimleyen itfaiye ekibi, araçlarına koşuyor, geçerken hızlı başlatma düğmesine basıyor, özel ekipmanlarını giyiyorlar. Aynı zamanda motorların araç elektroniği devreye giriyor, döner kapılar açılıyor ve hangar kapıları yukarı doğru hareket ediyor. 1.430 beygir gücü (1.450 PS – 1.030 kilovat) ile hızlanma pistine doğru hızla ilerliyorlar. İki adet kesintisiz ön ısıtmalı Volvo motoru ve iki adet 4800R Allison tam otomatik şanzıman, 52 tonluk Panther aracı saniyeler içinde 120 km/saat hıza çıkarıyor. Uçağın sol motorundan alevler çıkıyor. İtfaiye ekibi, aracı söndürme pozisyonuna getirirken uçağın altına köpük bir halı seriliyor. Söndürme kolu yönlendiriliyor ve Panther'in tüm söndürme gücü yanan uçağa odaklanıyor. Kısa bir süre sonra alevler söndürülüyor. Diğer itfaiye araçları, gövdeyi soğutmak ve söndürme sonrası çalışmayı başlatmak için uçağın ön ve arkasında konumlanıyor.  

Yaklaşma ve ilk söndürme çalışmaları için maksimum 180 saniye. Tüm yangın söndürücülerin devreye girmesine kadar en fazla iki dakika. İki itfaiyeci, Panther'le görevlerini beş dakikadan kısa bir sürede tamamlıyor. Münih Havalimanı İtfaiye Teşkilatı Araç Teknoloji Başkanı Jürgen Reichhuber, itfaiye teşkilatı tarafından düzenli olarak yürütülen böyle bir tatbikatın ayrıntılarını aktarırken; "Acil bir durumda, hassasiyet ve hız çok önemli. Panther, şu anda en büyük yangın söndürme aracımız ve acil durum alarmına bağlı olarak ilk müdahale eden yangın söndürme aracı olarak kullanılıyor" diye belirtti. 

Havalimanı İtfaiye Teşkilatı Müdür Yardımcısı Florian Klein ise; "Münih Havalimanı İtfaiye Teşkilatı olarak benzersiz eğitim tesisi, modern ve yenilikçi ekipmanları, son derece profesyonel ekibi ve dört yeni Panther aracının da bulunduğu itfaiye filomuzla gurur duyuyoruz" şeklinde açıkladı. Panther 8x8 araçlar, 2020 ile 2022 yılları arasında eski itfaiye araçlarının yerini aldı. Panther kamyonlardan ikisi, araç üstüne monte edilen döner taretlerle donatılırken diğer ikisinde Stinger söndürme kolları bulunuyor. Böylece neredeyse her konumdan yangınla mücadele edilmesi sağlanıyor.

Flughafen München GmbH, Avrupa’yı kapsayan bir ihale sürecinin ardından, üstün araç kontrolü ve mürettebat konforunun yanı sıra sağlamlık, maksimum etki ve hızlanma sağlamak üzere bu araç konfigürasyonunu tercih etti. Acil bir durumda 52 tonluk kamyonun en yüksek hızda ve kontrollü bir şekilde hareket etmesi için motor gücü ve torkun sekiz tekerleğe çekiş gücünde kesinti olmaksızın tamamen iletilmesi gerekiyor. Patentli tork konvertörlü ve kesintisiz tam güçte vites değiştirme özelliğine sahip Allison tam otomatik şanzıman, bu noktada üstün hızlanma ve kusursuz çekiş sunuyor. 

Paccar'ın satış sonrası markası TRP 30. yılını kutluyor Paccar'ın satış sonrası markası TRP 30. yılını kutluyor

Her acil durum, sürücülerin yüksek performans göstermelerini gerektiriyor. Ekibin aracı olay mahalline son derece hızlı ve güvenli bir şekilde ulaştırmaları ve gerekirse aynı anda yangın söndürme operasyonunu başlatmaları önem taşıyor. Bu, tamamen farklı birkaç görevin mükemmel koordinasyonu ile sağlanabiliyor. Panther sürücüsü ve sürüş eğitmeni Michael Eder; “Acil bir durumda her sürücünün, Panther dahil tüm araçlara hâkim olabilmeleri gerekiyor. Sürücüler, tam otomatik şanzımanların kolay kullanımından oldukça memnunlar ve şanzımanlara çok güveniyorlar. Eş zamanlı çalıştırılması gereken ekipmanın zorlu yapısı göz önüne alındığında, bu büyük bir avantaj. Bu noktada tam otomatik bir şanzıman gerçekten değerli bir destek” diyor. 

Jürgen Reichhuber ise; "Birkaç yıldır düzenli olarak otomatik tork konvertörlü şanzımana sahip araçları tercih ediyoruz. Artık araçlarımızın %90'ı tam otomatik şanzıman donanımlı ve filomuzun yaklaşık üçte ikisi Allison teknolojisine sahip. Neredeyse hiç arıza yaşamıyoruz, güvenilirlikleri son derece yüksek ve manevra kabiliyetleri çok iyi. Tork konvertörü, aracın çok hassas ve kusursuz bir şekilde manevra yapmasına olanak tanıyor" şeklinde açıklıyor.  

Panther, Uçak Kurtarma ve Yangınla Mücadele (ARFF) araçları arasında “kraliyet sınıfını” temsil ediyor. 13 metre uzunluğunda, 3 metre genişliğinde ve 4 metre yüksekliğinde olan bu araçlar oldukça güçlü. Münih’teki 8x8 Panther, toplam 1.430 beygir (1.030 kilovat – 1.450 PS) gücüne sahip iki Volvo D16, Euro 6 motora sahip. Tork konvertörü ve retarderli iki Allison 4800R tam otomatik şanzıman, ağır araçlarda hızla vites geçişi ve yaklaşık 20 saniyede 0'dan 80 km/saat’e hızlanma sağlıyor. Azami hız ,135 km/saat ile sınırlı oluyor. 

Bu çift motor teknolojisi, ICAO (Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü) spesifikasyonlarına göre, Panther'in tüm uçuş operasyonlarında acil durum mahalline üç dakika içinde müdahale edebilmesi için gereklilik oluyor. 

Söndürme su deposunda, 12.500 litre (3.302,5 galon) suyun yanı sıra 1.500 litre köpük kapasitesi bulunuyor. Stinger söndürme koluna sahip araçlar ilave 500 kilogram söndürme tozu taşıyor. Araç üstüne monte taretlere sahip modeller, karbondioksit (CO2) söndürme sistemiyle donatılıyor ve 120 kilogram CO2 taşıyor. Yerleşik pompanın kapasitesi dakikada 10.000 litreye ulaşırken elektronik olarak kontrol edilen taretler, söndürme kolundaki RM65 taretle dakikada 6.000 litreye veya kamyon arkasındaki RM35C taret ile dakikada 4.750 litreye kadar püskürtme sağlıyor. 

Ayrıca Panther kamyonları, uçak yakıtının aracın altına akması durumunda hızlı müdahale edilebilmesini sağlayan hortumu makaraları ve kendini koruyan nozullarla donatılıyor. Gerekirse, araçtaki yangın söndürme kapasitesinin tamamı, 90 saniyeden daha kısa bir sürede kullanılabiliyor. Yaklaşma sırasında Pompalama ve Döndürme işlemine geçilerek taretler ve zemin püskürtme nozulları da etkinleştirilebiliyor.