Yakıt tüketimindeki tasarrufu ile öne çıkan araçlar Ford ticari araçlar geri dönüşüm oranıyla da oldukça çevreci. Yeni Cargo 1846T çekicide sağlanan geri dönüşüm oranı yüzde 90’ın üzerinde.Ford’un LPG ve CNG üzerindeki çalışmaları da sürüyor.

Ford Otosan’ın fabrikalarındaki ticari araç, aktarma organları ve motor üretimi ile Türkiye’nin öncü otomotiv kuruluşu olduğunu söyleyen Ford Otosan Kamyon İş Birimi Grup Müdürü Emrah Duman“Ford Otosan olarak çevre politikamız, Kocaeli ve İnönü Fabrikaları’ndaki ticari vasıtalar ve bunların motor ve aktarma organları tasarım ve üretim aşamasını direkt ya da endirekt etkileyen bütün faaliyetleri kapsıyor” diyor.

“Biz, çevreyi faydalanılacak değerli bir hazine olarak görüyor ve gelecekte bütün dünya insanlığının faydalanabilmesi için en iyi şekilde korunması gerektiğine inanıyoruz” diyen Duman şöyle devam ediyor:

“Ford Otosan olarak ‘Üretirken de dünyayı korumak’vizyonuyla hareket ediyoruz. Çevre mevzuatı gereklerini karşılamak ve çevre yönetim sistemini sürekli geliştirmek için; atıkları minimuma indirmek, kirliliği kaynağında önlemek ve çevre üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak üzere tüm çalışanlarımızı, tedarikçilerimizi ve paydaşlarımızı çevreci iş yönetimi ve enerji verimliliği çalışmaları konusunda bilinçlendirme politikasını benimsiyoruz.

Ford Otosan, üretim faaliyetleri sırasında olduğu gibi ürünün faydalı ömrü ve bu ömür sonrasındaki olabilecek çevre etkilerini azaltmak hedefiyle, ürünün tasarım aşamasından itibaren tüm yaşam döngüsü boyunca olabilecek çevresel etkileri azaltmaya yönelik çalışmalar yapıyor. Bu çevreci yaklaşımlar ise ürünlerinin tüm dünyada tercih edilir olmasını sağlıyor. Ford Otosan, teknolojik yenilikleri yakından takip eden, üretmiş olduğu ürünlerde yeni teknolojileri kullanan ve kendi motorunu geliştirip üreten Türkiye’nin ilk otomotiv firması.

Hurdaya çıkan aracın parçalarının geri dönüştürülmesi için tüm plastik parçaların üzerinde malzeme bilgileri bulunuyor. İnönü Fabrikası’ndaki Cargo kamyon imalatında henüz yasal bir gereklilik olmamasına karşın, yeni Cargo’da sağlanan geri dönüşüm oranı yüzde 90’ın üzerinde. Kullanılan tüm malzemeler Ford Kısıtlı Malzeme  Yönetim Standardı’na göre yönetiliyor. Yangın ve soğutma sistemlerinde ozon tabakasına zararlı halon gazları bulunmuyor. Ürünün kullanımı sırasında oluşabilecek çevresel etkileri azaltmak amacıyla tüm Ford Servis ve bayilerine çevre ile ilgili bilgilendirmeler yapılıyor.”

LPG, CNG çalışmaları sürüyor

Duman alternatif yakıtlarla ilgili yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgi veriyor: “Halihazırda yürütülen 2014 -2016 yıllarında farklı ülkelerde  piyasaya sürülecek araç motorlarının performans, emisyon geliştirme ve dayanıklılık testlerinde B5, B10, B20 ve B30 biyodizel yakıtları da kullanılmaktadır. LPG ve CNG çalışmaları ile ilgili mevcut proje çalışmaları bulunmamaktadır. LPG ve CNG fiyatlarının dizel yakıta göre daha avantajlı olması nedeniyle, orta vadede doğrudan veya dizel ile birlikte bu yakıtlarla çalışan motorlar ile ilgili çalışmayı talebe bağlı olarak değerlendirilebiliriz.”

Çevreci Cargo 1846T’de yüzde 90 dönüşüm

Ford Otosan’ın Türk mühendisliğini kullanarak geliştirdiği Euro 5 seviyesi ile AB standartlarına uygun, daha  çevreci ve daha iyi yakıt ekonomisi özelliklerine sahip Euro 5 Ecotorq motorun yurtiçi ve yurt dışı pazarlara sunuluyor. 2010 yılından beri Cargo araçlarda Ecotorq Euro5 motor bulunuyor. Emrah Duman “Yakıt tüketimi ve karbondioksit emisyonları Euro3 versiyonuna göre yüzde 5 daha az olan Ecotorq motorları ile NOx, kurum, CO ve HC emisyonları da azalıyor ve emisyon değerlerinin Euro 5 limitlerinin de altında kalması sağlanıyor” diyerek Euro 5 emisyon normlu araçlarda emisyon seviyesini yakalamak için düşük maliyetli, güvenilir ve motorun verimini arttırarak yakıt tüketimini azaltan SCR (Selective CataliticReduction) sistemi kullanıldığını aktarıyor.

İnönü’de üretilen ağır ticari araçlarda 3’üncü nesil ortak ray yakıt (CommonRail) sistemleri kullanıldığını söyleyen Duman, yüksek yakıt basınçlarına ulaşıldığını kaydediyor.“Motor silindir bloğu ve kafasında daha dayanıklı CGI (Compacted GraphiteIron) malzemeye geçildi ve silindir içi yanma basınçları artırıldı. Her iki uygulamayla birlikte de yakıt sarfiyatı düşürüldü. Elektronik motor kontrol sayesinde tüm sistemler tek bir noktadan (Electronik Control Module)  yönetilerek motor kontrolü ve verimliliği üst seviyelere çıkartılıyor” diyen Emrah Duman Yeni Ford Cargo 1846T çekici ile ilgili de bilgi veriyor:

“Yeni Ford Cargo 1846T, 10.3 L 6 silindirli Değişken Geometrili 460 PS’lik Turbo (VGT) motor 2100 Nm’lik yüksek torkunu en düşük devirlerden itibaren sunarak gücü yakıt ekonomisiyle birleştiriyor. Düşük tüketimi ile çevreciliğini ortaya koyan Cargo 1846T’de opsiyonel olarak sunulan Filobil özelliği ile takip edilebilmesi de çekicinin çevreciliğine katkıda bulunuyor. Bunun yanı sıra yeni Cargo'da sağlanan geri dönüşüm oranı yüzde 90'ın üzerinde.”

Yakıt tüketimine tam kontrol

Ürettikleri araçların çevreci özelliklerini destekleyen sistemleri de kullandıklarını anlatan Emruh Duman, “Araçların çevreciliğini desteklemek için sektör ihtiyaçlarına cevap veren entegre sistemler ve çözümler sunan Filobil, Ford Cargo 1846T modelinde kullanılıyor. Opsiyonel olarak sunulan Filobil ile sürücü ve araca yönelik 25 farklı raporlama ile yakıt tüketiminden tasarruf elde edilirken sürücüye yönelik raporlamalar sayesinde de can güvenliği artırılmış oluyor” diye konuşuyor.

Duman FiloBil ile sundukları avantajları da anlatıyor:

Aracın coğrafi konumu sayesinde filo yönetimi
“FiloBil sayesinde araçların nerede bulunduğunu bilerek operasyona en yakındaki aracı yönlendirerek hem zamandan hem de yakıttan tasarruf elde etmek mümkün. Filobil ile çizilen rota optimizasyonu sayesinde değerli madde taşınan malların güvenliği de sağlanabiliyor.

Can güvenliği için 10 farklı ihlal durumu verisi
Yakıt tüketiminin yanı sıra filoların kontrol altına alması gereken bakım ve onarım maliyetleri ve trafik kazaları da bu sistem sayesinde kontrol altına alınabiliyor. Aracın aşırı hız, agresif kullanım ve ani şerit değiştirme gibi tehlikeli kullanım profili oluşturan durumlar raporlanarak güvenlik açısından da etkili bir sistem oluşturuluyor.
Bunun yanı sıra yakıt depo seviyesindeki ani düşüş, ekonomik devir aralığı dışında kullanım, uzun rölanti süresi, hız aşımı, 4,5 saat üzerinde araç kullanım bilgisi, bakım aralığı, depo seviyesi ve AdBlue seviyesinin azalması, motor suyu sıcaklığı seviyesinde yükselme gibi raporlamalar sayesinde bakım maliyetlerinde azalma sağlanırken araç arızalarından dolayı iş gecikmelerinin de önüne geçiliyor. Arıza durumlarında ise lokasyonu tespit edebilme özelliği sayesinde onarım süresini azaltılarak iş kayıplarının önüne geçilmesi sağlanıyor.”

Doğumdan emekliliğe kadar çevreci araçlar

“Ford Otosan ürünlerinde temel hedefimiz, üretim faaliyetleri sırasında olduğu gibi ürünün faydalı ömrü ve bu ömür sonrasında gerçekleşebilecek çevre etkilerini azaltmaktır” diyen Duman bunu şöyle açıklıyor: “Bu konuda yapılan çalışmalar ışığında, Kocaeli Fabrikası'nda üretilen Transit araçlarının geri dönüşüm oranı yüzde 85'in üzerindedir. İnönü Fabrikası'ndaki Cargo kamyon imalatında henüz yasal bir gereklilik olmamasına karşın, yeni Cargo'da sağlanan geri dönüşüm oranı yüzde 90'ın üzerindedir. Kullandığımız tüm malzemeler Ford Kısıtlı Malzeme Yönetim Standardı'na göre yönetilmektedir Yangın ve soğutma sistemlerinde ozon tabakasına zararlı halon gazları bulunmamaktadır. Ürünün kullanımı sırasında oluşabilecek çevresel etkileri azaltmak amacıyla tüm Ford Servis ve bayilerine çevre ile ilgili bilgilendirmeler yapılmaktadır.”

Ford Sürüş Akademisi

Emrah Duman, Filobil uygulamasının yanı sıra Ford Sürüş Akademesi ile müşterilerine çözümler ürettiklerini aktarıyor: “Geliştirdiğimiz Ford Sürüş Akademisi (FSA) eğitim programlarını devreye aldık. Ford Cargo filo müşterilerine sağlanan özel eğitim hizmetleri ile sürücülerin sürüş kabiliyetleri artırılarak yakıt ekonomisi sağlanması ve çevreye olan duyarlılığın arttırılması amaçlanıyor. Ekonomik Sürüş ve Emniyetli Sürüş olarak iki eğitim programına sahibiz. Ekonomik Sürüş programı ile sürücülerin aracı teknik açıdan tanıması, düşük tüketime yönelik sürüş teknikleri eğitimleri veriliyor. Emniyetli Sürüş programımızda da, ıslak zeminde sürüş, redarder kullanımı gibi sürüş eğitimlerimiz bulunuyor.”