Toplantıda konuşan Maltepe Üniversitesi Uluslar arası Ticaret ve Lojistik Yönetimi Bölüm Başkanı ve Lojistik Derneği (LODER) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tanyaş, Lojistiğin 8 temel faaliyeti olduğunu söyledi. Lojistikte en önemli kavramın entegrasyon olduğunu belirten Tanyaş, şirketlerin uçtan uca lojistik hizmetleri verebilmek için işlerinin kapsamını genişletmeleri veya diğer hizmetleri veren şirketler ile entegre olmaları gerektiğini ifade etti.    

“Lojistik 100 milyar dolar” Sektörden sektöre, üründen ürüne değişse de ortalama olarak bir ürünün satış fiyatının yüzde 4 ile 20‘sini lojistik giderlerinin oluşturduğunu ifade eden Tanyaş, lojistik giderlerinin Kuzey Amerika’da GSMH’nın yüzde 10’u; Avrupa’da yüzde 11’i, Türkiye’de ise tahminen yüzde 13 ’ü olduğunu kaydetti. Tanyaş, “Buna göre Türkiye’deki potansiyel lojistik pazarının 90-100 milyar dolar olduğu söylenebilir. Başta Uluslararası Taşımacılık ve Gümrük olmak üzere dış kaynak kullanımının yüzde 50 olduğu varsayımıyla mevcut pazar büyüklüğü 50-55 milyar dolar olduğu söylenebilir” dedi.   Lojistik köyler oluşturulmalı Lojistik sektörünün sorunlarına değinen Mehmet Tanyaş, lojistik köylerinin oluşturulamamasının başlıca sorunlardan biri olduğunu kaydetti.

Tanyaş, şöyle devam etti: “Ülkemizde baskın taşıma türü karayolu olup kamyon bazında bireysel taşımacılık ağırlıklıdır, eğitim düzeyi düşük, atıl kapasite yüksek ve filo yaşlıdır. Çoğu lokasyonda serbest piyasa ekonomisi kurallarının oluşmaması, liman ve demiryolu alt yapısındaki yetersizlikler, karma taşımacılık yapısının kurulamaması ve lojistik köylerin oluşturulamaması başlıca sorunlardır. Sektörün istenen düzeyde kurumsallaşamaması, eğitim, araştırma, standardizasyon ve sertifikasyon eksikliği, lojistikte ulusal koordinasyonunun sağlanamaması, profesyonel yönetim yapılarının olmaması, kayıt dışı ekonomiden kaynaklanan haksız rekabet koşulları, gümrük mevzuatının lojistik maliyetleri artırıcı yönde olması ve uluslararası konvansiyonlara (ATP, vb.) uyum sağlanamaması diğer sorunlardır.”  

Daha kapsamlı lojistik rapor yolda MÜSİAD Lojistik Sektör Kurulu Başkanı Şerafettin Aras ise, sektörün durumunu ve sorunlarını tespit etmek amacıyla geçen yılın Aralık ayında bir Lojistik Sektör Raporu hazırladıklarını belirtti. Raporda sektörün dünyadaki ve Türkiye’deki durumunu ve gösterdiği gelişmeleri özetlediklerini ifade eden Aras, “Raporumuzun sonuç ve öneriler bölümünde yapılması gerekenleri; gümrük işlemleri, altyapı, uluslar arası taşımacılık, lojistik hizmetlerinin kalitesi, süreç izlenebilirliği, zamanında teslimat ana hatları çerçevesinde toparlayıp, raporumuzu ilgili kurum ve kuruluşlara gönderdik. Bu raporumuza ilave olarak kısa bir zaman içerisinde daha kapsamlı bir lojistik araştırma raporu hazırlayacağız” diye konuştu.  

Türkiye 4 lojistik merkezden hangisi olabilir? UTİKAD Başkanı Turgut Erkeskin, Türkiye’de lojistiğin artık daha fazla konuşulmaya başlandığını belirterek, bunu da güzel bir gelişme olarak değerlendirdi. Dünyada, yerel bölgesel, uluslar arası ve küresel olmak üzere 4 çeşit lojistik merkez olduğuna değinen Erkeskin, Türkiye’nin bunlardan hangilerini yapacağına karar vermesi gerektiğini belirtti.

“Duba küresel lojistik merkezi olma yolunda güçlü bir örnek. Uzakdoğu’dan konteyner ile gelen yükler 3 saat içerisinde uçmaya başlıyor” diyen Erkeskin, Türkiye’nin bunu yapabilecek bir potansiyeli olmadığını ancak uluslararası bir lojistik merkez için de yeterli bir potansiyeli olduğuna işaret etti. Herkesin lojistik konusunda bir çalışması olduğunu ifade eden Erkeksin, “Ancak bunların koordine edilmesini ihtiyaç var. Bu nedenle bağımsız bir lojistik üst kurul oluşturulmalı” diye konuştu. Erkeskin, lojistik köylerin öneminden de bahsetti.  

Bir tek İstanbul Belediyesi lojistiği eli alıyor Bahçeşehir Üniversitesi Ulaştırma Uygulama Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, Kent içi lojistikte verimliliği artırmak amacıyla Kent Lojistiği çalışmalarının yapılması gerektiğine değindi. “Depo, antrepo ve dağıtım merkezleri çağdaş ve ölçek ekonomisine uygun bir düzeye getirilmeli. Ambalaj malzemelerinin az kullanımı ve geri kazanımı çerçevesinde tersine lojistik, toplumsal duyarlılık çerçevesinde yeşil lojistik teşvik edilmelidir. Kamu ve özel kurumların lojistik rollerinin belirlendiği Afet Lojistiği oluşturulmalıdır.” diyen Ilıcalı, İstanbul’un lojistiği ele alan tek belediye olduğunu vurguladı. Lojistik sektörünün sorunlarına işaret eden Mustafa Ilıcalı, altyapı merkezli sorunları işe şöyle sıraladı: “Limanların yetersizliği, teknolojiye yatırımın az olması, yük taşımacılığında ağırlığın karayolunda olması, demiryolu ulaşımının yetersizliği, eğitimli insan gücünün sınırlı olması, “know-how”da dışarıya olan kuvvetli bağımlılık, yasal düzenlemeler ve gümrük mevzuatından doğan sorunlar ve lojistik firmalarının yatırımlarının yetersizliği. Bütün bu olumsuzluklara rağmen gelişmeler bu sorunların yakın bir gelecekte kaldırılacağı sinyalini vermektedir.”