Çin Halk Cumhuriyeti’nin 2019’da düzenlenen 88. düzenlenen İzmir Enternasyonal Fuarı’nın (İEF) onur konuğu olmasının ardından İzmir ile Çin arasındaki ilişkilerde hareketlilik yaşanıyor. Türkiye ve Çin ilişkilerinin giderek arttığı son günlerde İzmir Büyükşehir Belediyesi Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir-Çin ilişkileri hakkında CRI Türk Türkiye'ye özel değerlendirmelerde bulundu.
 
İzmir Enternasyonal Fuarı’nda Çin ile bir araya gelmenin İzmir için dostane ilişkilerin imza altına alınmasına bir fırsat oluşturduğunu belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Geçen yıl düzenlenen İzmir Enternasyonal Fuarı'nın onur konuğu Çin Halk Cumhuriyeti'ydi. Aslında Çin-Türkiye arasında bir yakınlaşmanın çok daha ötesine gidilerek 40 ülkeden 190 delegasyon ile bir araya gelindi. Bu vesile ile Çinli dostlarımız diğer ülke katılımcıları ile de buluşma imkânı yakaladı. 88 yıldır kapılarını açan Fuar bölge için önemli bir organizasyon. Bu bağlamda sadece iki ülkenin dışında bütün bölgeyi ilgilendiren sonuçlar ortaya çıktı” dedi.
 
“Kuşak ve Yol insanlık için önemli bir adım”
 
Tarihi İpek Yolu’nun Çin Halk Cumhuriyeti tarafından yeniden canlandırılarak, ülkeler arasında ekonomi koridorları oluşturduğuna değinen Soyer şunları kaydetti:
 
Çin, Kuşak ve Yol İnisiyatifi ile insanlık tarihinin en önemli adımlarından birini atıyor. Tarihsel bir geçmişi olan inisiyatifi çağın koşullarına tekrar uyarlayarak ciddi bir girişime ev sahipliği yapıyor. İpek Yolu güzergâhı olarak adlandırılan bu koridor üzerinde yer alan kentler ve ülkeler arasında bir bağ kurulması hedefleniyor. Bu kentler açısından çok kıymetli bir girişim. Bakü-Tiflis-Kars Demir Yolu ve Marmaray’la birlikte doğuyu batı ile buluşturuyor. 'Orta Koridor' üzerinde İzmir’de batıya açılan bir köprü rolü üstelenebilir. Bunu gerçekten arzu ediyoruz. Ayrıca iki büyük medeniyeti bir araya getirip kültürel değerlerin paylaşılmasına büyük önem veriyoruz. 2019 yılı İzmir Enternasyonal Fuarı'nda Çin'i onur konuğu ülke olarak ağırlamaktan çok büyük memnuniyet duyduk.
 
“Ön Asya’nın başkenti İzmir”
 
“Hedefimiz, Kuşak ve Yol İnisiyatifi’nde Doğu’nun Batı’ya açılan kapısı olmaya devam etmek. Bu buluşmanın, bu hedefe ulaşabilmemiz için son derece önemli olduğuna tüm kalbimle inanıyorum” diyen Soyer, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
İzmir tarih boyunca Ön Asya’nın başkenti olarak tarif edilmiştir. Akdeniz çanağındaki ticareti tek başına üstlenmiştir. Biz İzmir’e bir iade-i itibar yapmak istiyoruz. Konjonktür ile çok uyumlu olan Kuşak ve Yol İnisiyatifi ile İzmir’i bir araya getirerek yeni bir rol üstlenmeye hazırız. Bizim talebimiz orta koridorda bir kilometre taşı olmak ve Çin'in değerlerini, ürettiklerini ve ticaretini İzmir üzerinden batıya açmak istiyoruz.
 
“İzmir limanları yeterli kapasiteye sahip”
 
Yunanistan Liman Planlama ve Geliştirme Komitesi'nin, Pire Limanı kapasitesinin 10 milyon TEU’ya (yirmi ayak eş değer birimi) çıkması için planlanan yeni konteyner terminali projesini kabul etmediği duyurmuştu. Liman işletmesinde yüzde 66’lık hisse payına sahip olan Çinli Cosco Group Limited Şirketi bu anlamda büyük zorluklar yaşamıştı.
 
Yüksek kapasiteye sahip limanları ile ön plana çıkan İzmir’in her türlü ihtiyaca cevap verebileceğini vurgulayan Tunç Soyer, “İzmir Limanı olarak bildiğimiz ve tarihsel bir geçmişi olan şehrin içindeki liman işlevini körfez dışındaki Nemrut Liman’larına aktarmış vaziyette. Aslında Çandarlı Limanı olarak da projelendirilen noktaya çok yakın limanlardan bahsediyoruz. Çandarlı Limanı şu an proje aşamasında ve devletimizin bu konuda geniş adımlar atması gerekiyor. Demir yolları bağlantısı ile iç bölgelere lojistik bağı kurulduğu için hızla büyüyen bir limandan bahsediyoruz. Çandarlı Limanı tamamlanana kadar Nemrut Limanları Pire Limanı’nın tıkanan ve sıkışan hacmini büyütebilecek bir kapasiteye sahip. Bu anlamda İzmir bu ihtiyaçlara taliptir. Limanları ile güzergâh üzerinde etkin rol üstlenebilir” diye konuştu.