Ulaştırma Bakanları Avrupa Konferansı (ECMT) ile Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği (IRU) Haziran 2005 tarihinde uluslararası ağır yük taşıtı sürücülerine yönelik saldırılar konusunda ortak bir araştırma başlattı. Araştırma uluslararası ağır yük taşıtı sürücülerine, onların yöneticilerine ve yetkili mercilere 2005 ve 2006 yıllarında gerçekleştirilen bir anketi temel alıyordu. Sürücülerle yüz yüze gerçekleştiren anket internet üzerinden de yayınlandı.

Anket; Berlin (Almanya), Budapeşte ve Szeged (Macaristan), Londra yakınlarındaki bazı mevkiler (Birleşik Krallık) ve Turin (İtalya) ile Bulgaristan’daki birkaç sahada yapıldı. Toplam 2003 sürücü tarafından doldurulan anket incelendikten sonra aralarından 1275 adedi rastgele ve yüz yüze gerçekleştirilen sürücü röportajlarından elde edildi. Ayrıca 248 nakliye şirketinden ve Avrupa çapındaki 31 ülkedeki resmi makamlardan  belirli bazı sorulara yanıtlar alındı.  

Araştırmanın amacı

Bu araştırma Avrupa’da faaliyet gösteren uluslararası ağır yük taşıtı sürücülerine yönelik saldırıların niteliği ve ölçeğini, hükümetlerin ise bu sorunu çözmek üzere nasıl yaklaşımlar gösterdiğini daha iyi belirlemeyi amaçlıyordu. Sorunun büyüklüğüne dair kanıtlar, saldırıların gerçekleştirildiği yöntemler ve ticari kayıp ve insanların mağduriyeti bakımlarından maliyetler incelendi.  

Bulguların özeti

Bu araştırmanın temel bulguları şöyle:

•Ankete verilen toplam 2003 yanıttan, özellikle 476'sında birincil saldırı raporlandı. 

•Rastgele gerçekleştirilen yüz yüze görüşmelerde 227 saldırı bildirildi.

•Rastgele gerçekleştirilen toplam 1275 sürücü röportajından her 6'da birinde (% 17) görüşülen sürücüler son 5 yıl içinde bir saldırıya uğradı.

•Saldırıya uğradığı bildirilen sürücülerden yüzde 30'u  bir kereden fazla saldırıya uğradı.

•Taşıt ve yükü saldırıların yüzde 63'ünde hedef alınmıştır ve/veya saldırıların yüzde 43'ünde sürücünün özel eşyaları çalınmıştır. Sürücüye ait eşya hırsızlığı örnekleri arasında kişisel belgeler, para ve kredi kartları, cep telefonları, TV’ler ve hatta giysiler bulunuyor. •Bildirilen sürücülerin yüzde 21'i saldırı esnasında fiziksel şiddete de maruz kalmıştır.

•Birincil seviyede saldırılara maruz kalan sürücülerin yüzde 32'si (476)  saldırılarda gaz kullanıldığını (saldırıya uğrayan sürücülerin neredeyse 3'te 1'i) bildirdi. •Saldırıların yüzde 42'sinin tır parklarında ve  yüzde 19'ının da otoban servis istasyonlarında meydana geldiği bildirildi.

•Araştırmaya katılan sürücülere göre, yarattıkları ve sahne oldukları uluslararası karayolu yük trafiğine kıyasla en fazla saldırının bildirildiği ülkeler Romanya, Macaristan, Polonya ve Rusya Federasyonu.

•Saldırıya uğrayan sürücülerin yüzde 35'i bu tecrübenin iş yaşamlarını etkilediğini ve yüzde 25'i de saldırının kişisel yaşamları üzerinde bir etkisi olduğunu belirtirken; sürücülerin yüzde 9'u saldırı sonucunda  tıbbi ve/veya psikolojik tedaviden geçmiştir.

•Saldırıya uğrayan sürücülerin yüzde 30'u polisi aramamış; sebepler arasında resmi mercilere güven duymadıklarını söylemiş ( % 12) , yabancı dil sorunundan ( % 5) ve sonuçlarından korktuklarından ( %1) bahsetti.  Sürücülerin yüzde 21'i resmi mercilerin bildirdikleri saldırılarla hiç ilgilenmediklerini hissettiklerini söylerken; saldırıların sadece yüzde 2'sinde polisin müdahalesi tutuklamayla sonuçlandı.

•Sürücülerin yüzde 18'i şirketlerinin sağladığı desteğin yeterli olduğu görüşünde.

•Araştırma süresince son 5 yılda kaydedilen toplam birincil düzey saldırıların (476) bildirilen doğrudan maliyeti (476) taşıtların yüklerin ve sürücünün şahsi eşyalarının çalınması dahil yaklaşık 12 milyon Euro civarında tahmin ediliyor.

•Belirlenen kayıp bulguları uluslararası sürücü nüfusuna bakarak saldırı/olay ve maliyet rakamlarının tahmin edilmesinde kullanılıyor.  

NELER YAPILMALI?

1. Sürücülere yönelik saldırılar sorununun yerel ihtiyaçlara yönelik özel çözümler ile birlikte daha iyi anlaşılmasının sağlanması için Kamu-Özel Sektör İşbirliğinde siyasi iradeye, paydaş katılımına ve sektörün katılımına ihtiyaç bulunuyor.

2. Suç yeni ya da farklı hedeflere doğru hızla ilerleyerek, taşımacılığı ve ticareti çok sayıda farklı ve sıklıkla beklenmedik şekillerde etkiliyor. En son suç eğilimleri, suç unsuru modelleri ve suç işleme şekilleri sürekli olarak incelenerek uygun çıkarımlarda bulunulmalı ve bunlarla mücadele için araçlar iyileştirilmeli. Suç unsurlarına karşı yasalar etkin şekilde uygulatılmalı.

3. Tüm paydaşlar saldırı olaylarının raporlanmasında, izlenmesinde ve kayıt altına alınmasında yapılacak iyileştirmelerde rol oynuyor. Sorunun niteliği ve büyüklüğünün belirlenmesi için daha iyi ve güvenilir verilere ulaşılmasına ihtiyaç var.

4. Ulusal Emniyet Güçleri Karayolu Yük Suçları Birimi ya da benzer türde kurumsal düzenlemeler karayollarında suçla mücadele için oluşturulmalı.

5. Tüm uygun mevkilerde, özellikle de temel güzergahlar üzerinde, emniyetli ve güvenli bir tır park tesisleri ağı kurulmalı, sürekli işletilmeli.

6. Nakliye şirketleri, yükleyiciler (mal gönderenler) park alanları dahil olmak üzere kendi personelini korumak ve yükleri varış yerine güvenle teslim etmek üzere güvenli rotalar kullanmak konusunda mutabakata varmalı. Sürücüleri güvenceye almak ve yük ve taşıtları korumak için ihtiyaç duyulan tedbirler alınmalı.

7. Taşıma güvenliğine ilişkin bilinç sürücü eğitimleri ve sürücülere, nakliye şirketlerine, tır parkı işletmecilerine ve karayollarında suçun önlenmesi  ve azaltılması ile alakalı tüm taraflara faydalı bilgiler verilmesi suretiyle arttırılmalı. Bu bağlamda, sağlık ve emniyet kurallarının uygulanması konusunda iyileştirmeler yapılmalı.

8. Taşıtlarda güçlü güvenlik aygıtı donanımları yerleştirilmeli.