Suriye ve buradan diğer Ortadoğu ülkelerine çalışan Hataylı nakliyecilerin, yatırım, müşteri ve acente ağının büyük kısmının Ortadoğu bölgesinde bulunduğuna dikkati çeken Çinçin, şunları kaydetti: “13 Ekim 2009’da, Türkiye ile Suriye arasında imzalanan vize muafiyeti anlaşmasıyla hem ilimizde hem bölgemizde yoğun ticaret ve turizm potansiyeli oluşmuş, sınır geçişlerinin artışıyla bölgeye sıcak para akışı yaşanmıştı. Bu hareketlenme, ikili ticaret anlaşmalarında da büyük artış meydana getirmişti. Nakliyecilerimiz, bu hareketlenmeden aldıkları güçle yeni alım ve yatırım gerçekleştirmişti. Ortadoğu’da süre gelen siyasi istikrarsızlık neticesinde ise gerek kredi kullanarak gerekse Özkaynak ve kendi birikimleriyle yatırım yapan iş adamları, zor durumda kalmıştır.”

Alternatif güzergahlar

Mısır dışında Ro-Ro taşımacılığının ancak Süveyş Kanalı’ndan veya İsrail üzeri güzergahtan yapılabileceğine işaret eden Çinçin, Süveyş Kanalı’nın maliyetinin yüksek olduğunu, İsrail güzergahının da yoğun bürokratik engeller sebebiyle risk taşıdığını söyledi. Çinçin, Mısır üzeri taşımacılığa olanak sağlayan anlaşmanın yenilenmesini isteyerek, bunun olmaması durumunda Süveyş Kanalı hattının devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.