Türk taşımacılık ve lojistik sektörü, küresel kriz sonrası dönemde dalgalı bir seyir izledi. Bu durumda jeopolitik gelişmeler ve ticaret ortağı ekonomilerin performansı önemli rol üstleniyor. Dünya Bankası’nın yayınladığı, 160 ülkenin lojistik performanslarını değerlendiren ‘The Logistics Performance Index’ (LPI) 2018 raporunda Türkiye 3.15 puanla 47’nci sırada yer alıyor. Türkiye 2016’da listede 34’üncü sıradaydı. Son yıllarda sektörün yaşadığı sorunlardan dolayı 2019 yılı için de güzel, umutlu ve yeni hedeflerle başladık. İlk iş olarak Euro-6 normlarına uymak, avantajlarından faydalanmak, filomuzu gençleştirmek ve müşterilerimize daha kaliteli hizmetler sunmak için 35 adet çekici yatırımı yaptık. Sene sonuna geldiğimiz bu günlerde maalesef hedeflere ulaştığımızı düşünmüyorum. Sebeplerini özetleyecek olursak; genelde sorunlar geçmiş yıllarda ki sorunlar ile aynıydı fakat bu sene özellikle yıl sonuna doğru sektör sürprizler yaşadı. İlk başta Kapıkule’deki inşaat çalışmalarının zamansız olmasıydı, Ağustos ayında yaz tatili bitiminde tam hızlı bir ivme planlanırken bu sürpriz bir önceki yılda yapmış olduğumuz sefer sayılarımıza ulaşmamızı engelledi, ihracat ve ithalat termin süreleri 3-4 gün uzadı buna birde Ro-Ro’da yaşanan yüksek navlun sorunundan dolayı mevcut Ro-Ro filoların da Kapıkule’ye yönelmesi günlerce beklemeler oluşmaya başladı. Bu senenin bir diğer dezavantajı da ‘Kotalar’ oldu. Günlerce süren sırayı sabırla bekledikten varış yapacağımız veya transit geçeceğimiz ülkenin geçiş belgesinin temin edilememesi, ne zaman temin edileceğinin belirsizliği tüm sektörü olumsuz etkiledi.
Türk Taşımacılık ve Lojistik sektörünün coğrafi konumu ve ekonominin dış ticaretteki esnekliği sayesinde orta vadede önünün açık olduğu, uzun vadede küresel rekabetten geri kalmamak için dijital teknolojilerdeki gelişimle uyumlu olarak dönüşümünün mutlaka gerçekleşmesini görmemiz gerekiyor.
Bununla birlikte 2020 yılına yeni hedeflerle girmek istiyoruz. Geçiş belgelerinde kota sorunlarının yaşanmaması, Kapıkule’de araçların ve şoförlerin beklememesi, mülteci sorunlarına kesin çözümler bulunmasının sektörü rahatlatacağını, bizlerinde ülke ekonomisine daha fazla katkıda bulunmak için elimizden geleni yapacağımızı belirtmek istiyorum.