Pegasus Kargo Direktörü Ali Aydın Alpa’nın katılımcılara teşekkürüyle başlayan konferansta, konuşmacılar; hava kargo taşımacılığındaki durum, sorunlar ve çözüm önerileri, antrepo ve gümrük rejimi konularında bilgiler verdiler.
PTT Yönetim Kurulu Başkanı Osman Tural, PTT’nin hava kargo taşımacılığına bakışını anlattı. Şu anda PTT içerisinde hava kargonun yüzde 2 gibi düşük seviyede kullanıldığını söyleyen Tural, bunun sebebi olarak; fiyat politikaları ve hava alanlarının şehir merkezlerine uzak oluşunu gösterdi. Hava kargo hizmeti veren firmalardan uygun fiyat verilmesini isteyen Tural, ayrıca hava alanı ve şehir merkezi arasındaki sevkiyat için de özel çözümler üretilmesini talep etti. Tural bu isteklerinin gerçekleşmesi durumunda PTT olarak hava kargo taşımacılığını 10 kat artıracaklarını söyledi.
PTT olarak şu anda kargo hizmeti sunduklarını ancak lojistik hizmet sağlamadıklarını da söyleyen Tural, hedeflerinde lojistik hizmet sunmanın da olduğunu söyledi. “Sadece kargo hizmeti sunarak geleceğe gidemezsiniz” diyen Osman Tural, PTT’nin müşteri bazlı hizmet anlayışıyla her türlü rekabete açık olduğunu vurguladıktan sonra posta tekeli konusuna değindi. Tural, “Şu anda bir posta tekeli var ve ben buna karşıyım. Bunun için yasal düzenlemeler yapılmalı ve de yapılıyor” dedi. Uluslararası Hava Kargo Birliği (TIACA) Başkanı Michael Steens ise birliğin faaliyetlerinden bahsetti. Global ekonomi içerisinde hava yolu taşımacılığının çok önemli olduğunun altını çizen Steens, havayolu taşımaclığının toplam taşımaların içerisinde yüzde 2’lik bir payı olduğunu ancak değer olarak bakıldığında bu rakamın yüzde 40’ları bulduğunu anlattı. Yıllık 60 milyar dolarlık bir hacmin hava yolları ile taşındığını söyleyen Steens, özellikle asya pazarının büyümesi ile birlikte havayolunun tahmin edilenin ötesinde hızlı bir büyüme göstereceğine işaret etti.
Umman Hamidoğulları ise gümrük ve antrepo rejimi hakkında bilgilerini paylaştı. Türkiye’de 128; deniz, hava ve kara sınırının bulunduğunu aktaran Hamidoğulları, 47 havalimanının sadece 11’inde Gümrük İdaresi’nin bulunduğunu söyledi. Gümrük Kanunu’nun 2000 yılında değiştiğini belirten Hamidoğulları “Şu anda AB’nin uyguladığı gümrük rejimini uyguluyoruz. İşlemlerin tamamı otomasyon ortamında yapılıyor. Ancak kısıtlı da olma kağıt kullanımı devam ediyor. Bunun sebebi de ıslak imza ile hukuki sorunların çözümü. Kasım ayı itibariyle ithalat-ihracat ve transit işlemlerde veri işleme tekniğine geçilecek. Böylece ıslım imzanın yerini elektronik imza alacak” diye konuştu.
