Pegasus Kargo, yılda 50 ton ile başladığı operasyonlarını,  aylık 500 tona çıkardı. Pegasus Hava Yolları’nın 2023 vizyonu çerçevesinde sipariş ettiği 100 uçaklık filonun da etkisi ile Pegasus Kargo önemli bir potansiyele ulaşacak. Şu anda kargo hizmetleri anlamında  kendilerine çok büyük talep olduğunu belirten Pegasus Kargo Direktörü Aydın Alpa, 2013 yılının kendileri için atılım yılı olacağını söyledi.   Hizmet vermeye başladığında yılda 50 tonluk operasyon gerçekleştirirken, bugün ayda 500 ton operasyon yapan bir firma durumuna gelen Pegasus Kargo, rekor bir büyüme kaydediyor. Pegasus Kargo Direktörü Aydın Alpa, gelinen noktayı her ne kadar önemli görse de gelecekte çok daha büyük adımlar atacaklarını söylüyor. Alpa, Pegasus Hava Yolları’nın 2023 vizyonu çerçevesinde filosuna katacağı A320neo ve A321neo’dan oluşan 100 uçaklık filo ile çok önemli bir operasyonel kapasiteye ulaşacaklarını kaydediyor.  

Pegasus Kargo’nun Avrupa’da örneği yok

Pegasus Kargo’nun lowcostcarrier havayolu özeliğine sahip olmasına rağmen hava kargoda operasyonunu bu ölçekte gerçekleştirmenin önemine değinen Aydın Alpa, “Biz olmayan bir şeyi yapıyoruz. Bölgesel olarak bakarsanız bunun yıllık taşıdığımız kiloya göre Avrupa’da bir örneği yok. Belki dünyada bir-iki örneğine rastlayabilirsiniz. Her uçağımız içinde kargo yükü taşıyor. Kapasitelerimiz sınırlı. Buna rağmen hem kapasitemizi verimli kullanıyoruz hem de müşterimize mümkün olan en iyi hizmeti veriyoruz.” diyor. Kendileri için müşterinin küçüğü ve büyüğü olmadığını dile getiren Alpa, iyi hizmet verildiğinde her iki müşterinin de kendilerini seçeceklerini dile getiriyor. global havayolları ileaynı noktaya geldik.   Yurt dışında 38, yurt içinde 24 noktaya uçuşları olan Pegasus Kargo’nun 26 ülkede toplam 62 noktaya uçtuğu bilgisini veren Aydın Alpa,  uçuş noktalarının sürekli olarak arttığını ve artık kargo taşıyan diğer global havayolları ile aynı noktalara geldiklerini söyledi. “Sabiha Gökçen Havalimanı’nın hub ( merkez) olmaya başladığını dile getiren Alpa, sözlerine şöyle devam ediyor: “Sabiha Gökçen Havalimanı ile Avrupa, Rusya, Türki Cumhuriyetleri, Ortadoğu, Kuzey Afrika’ya hava kargo operasyonlarını arttırarak devam edeceğiz. Biz kendi hubımızla daha da büyüyeceğiz. Çünkü Türkiye’nin bölge ülkeleriyle ticareti sürekli olarak artıyor. Ticaretin artması ve devamı için ulaşım koridorlarının daha sağlıklı olması gerekiyor.”  

Uluslararası Ağımızı Güçlendireceğiz

2013 yılının Pegasus Kargo’nun atılım yılı olacağını dile getiren Aydın Alpa, bugüne kadar altyapıyı kurduklarını bundan böyle uluslararası bağlantılara ağırlık vereceklerini dile getiriyor.  Pegasus Kargo Direktörü Alpa,“Bir dönem birlikte çalıştığımız arkadaşlarımın çoğu dünya hava kargosunda önemli yerdeler. Şimdiye kadar bu arkadaşlarımızla işbirliği içerisine girme fırsatımız olmadı ancak gelecek yıldan itibaren uluslararası ağımızı güçlendirmek için yeni anlaşmalarla biraraya gelmeye başlayacağız.” dedi.    Ekibin Başarısı Pegasus Kargo’nun bugünkü yakaladığı başarının önemli bir ekip başarısı  olarak görülmesi gerektiğini aktaran Aydın Alpa, hava kargo operasyonlarında lojistik bölümlerinden mezun gençleri işe aldıklarını; hem onları yetiştirdiklerini hem de onların dinamizminden yararlandıklarını dile getiriyor. Orta ve üst düzey yönetici ekibinin sektörde deneyimli isimlerden oluştuğunu dile getiren Alpa, hizmet sektöründe insan kaynağının çok önemli bir rol oynadığını dile getirdi. Beraberinde çalışan kadronun başarılı olmadan hiçbir yöneticinin başarılı olamayacağını dile getiren Alpa, başarılarında tüm diğer departmanların yöneticilerinin de katkısı olduğunu ve bu yüzden her birine ayrıca teşekkür ettiğini söyledi.    

Tırnaklarımla kazıya kazıya buralara geldim  

Hayallerindeki işi yaptığını belirten Alpa, bugünkü noktaya deyim yerinde ise tırnaklarıyla kazıya kazıya geldiğini vurguluyor. Özel şirketlerde bahanenin olmadığının altını çizen Alpa,  “Kimse bana buyur gel sen kargo müdürüsün demedi. O yüzden atanmış değilim. Bu işi hak ederek bu noktaya gelmişim demektir.” diyor.  Hava kargonun hemen hemen tüm kademelerinde çalışan Aydın Alpa, 28 yıldır havacılığın içinde olduğunu söylüyor. Aydın Alpa,  kariyerinin başlangıç yıllarını şöyle anlatıyor: “İlk olarak JFK havalimanında kargo ve yolcu uçaklarına yer hizmeti veren AlliedAviation Services ‘te işçi olarak havacılık hayatına sıfırdan başladım.18 yaşındaydım ve bir yandan üniversiteye de devam ediyordum. Sabahları okula, okuldan sonra havaalanına çalışmaya gidiyordum. Pek tatil yaptığımı da hatırlamıyorum. Arkadaşlarım geziyordu, biz çalışıyorduk. Çünkü okul harçları pahalıydı. Okula devam ettiğim dönemde aynı zamanda  Pan Am Havayolları’nın yolcu tarafında  leadagent olarak çalıştım. Okul bittikten sonra DynairAviationServices’teramp müdürü olarak görev yaptım. Daha sonra THY dönemi başladı. O dönemdeki istasyon müdürümüz bugünkü Havaş’ın CEO’su Müjdat Yücel idi. Müjdat Bey ve direktörümüz Yalçın Onar THY’de kargo memuru olarak beni işe aldı ve bu süre boyunca üzerimde çok emekleri geçmiştir. Ondan sonra kargo şefi oldum. Tüm bunlar olduğunda 25 yaşındaydım. İbrahim Büyükyüksel ve Gürol Yüksel’in de üzerimde emekleri büyüktür.”  

Anavatana dönüş 1992 yılının sonlarında Türkiye’ye dönme kararı aldığını belirten Alpa, bunda eşinin Türkiye’de olmasının etkisinin önemli olduğuna değiniyor. Türkiye’ de öncelikle çeşitli nakliye şirketlerinde çalışan Aydın Alpa daha sonra Çelebi Holding Yönetim Kurulu’na danışmanlık yaptı. Çelebi’ de çalışırken Arby’s ve LittleCeasers zincirleri projesinin Türkiye’ de hayat bulmasına yardımcı olan ve Türkiye’ yle buluşmasını sağlayan Alpa,1997-2002 yılları arasında Ulusoy Uluslar arası Nakliyat’ta 5 yıl Genel Müdürlük görevini yürütüp  aynı zamanda Ulusoy Holding’ in Yönetim Kurulu’ na da danışmanlık yaptığını söyledi.Çocuklarının eğitimi için Amerika’ya dönen Alpa, 2006’de Pegasus Hava Kargo’da çalışmaya başladı.   İlk THY uçağını görünce gözlerim doldu Alpa, o günleri anlatırken unutamadığı bir anısını -THY’nin New-York’a olan ilk seferini- şöyle anlatıyor: “Amerika’da yaşayan Türklerin o zamanlar THY’ye ayrı bir ilgisi vardı. İstanbul’dan gelen ilk THY uçağını görünce gözlerim doldu. O zaman Pan Am havayollarında çalışıyordum. Kendi işimi bıraktım Uçağın başına gittim. Belki yardımlara ihtiyaçları olur diye  2-3 saat uçağın başında bekledim. Daha sonra annemi, babamı uçağı göstermek için havaalanına götürdüm. Üstünde bayrağımızın yer aldığı uçağı gösterdim. O günü hiç unutamam.”