Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki sürecin planlandığı gibi gitmesi halinde Türk vatandaşlarının Schengen vizesinden muaf tutulması için AB Konseyi’nin yani hükümet veya devlet başkanlarından oluşan Liderler Zirvesi’nin karar alması gerekiyor. AB, bazıları öncelikli olma üzere Türkiye’nin vizesiz seyahat için toplamda 72 kriteri yerine getirmesini bekliyor. Şartlardan birisi de Türkiye Cumhuriyeti pasaportlarının AB ile tam uyumlu hale getirilmesi olacak.

Türkiye'nin önünde 10 aylık bir süre var

Brüksel’de varılan Ekim 2016 hedefinin hayata geçirilmesi için Türkiye’nin önünde 10 aylık bir süre var. Türkiye’nin öncelikli yapması gerekenlerden birisi, Aralık 2013’te AB ve Türkiye tarafından imzalanan Geri Kabul Anlaşması’ndaki yükümlülükleri yerine getirmesi olacak. Geri Kabul Anlaşması’nın uygulanmasıyla, Ankara Türkiye üzerinden AB ülkelerine yasa dışı yollarla gitmiş olan ekonomik göçmenlerin iadesini kabul etmiş olacak. Her şeyden önce kaçak kişinin Türkiye üzerinden geldiğinin ispatı gerekecek.

Kaçak göçmen merkezleri

Türkiye, kabul edeceği kaçaklar için barınma merkezleri yapacak. Bu merkezlerde yapılan incelemeler sonucu kaçaklar Türkiye’ye hangi ülkeden geldilerse o ülkeye geri gönderilecekler. Türkiye geri gönderilişte de ‘geçiş ülkesi’ olacak. Kırklareli, Hatay ve İzmir’deki kamplarının durumlarının iyileştirilmesi ayrıca İstanbul’un yanı sıra İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da da kaçakların toplanacağı yeni merkezler kurulması öngörülüyor.

AB’ye tam uyumlu pasaport

Vize muafiyeti için Türkiye Cumhuriyeti pasaportları AB normlarına tam uyumlu hale getirilecek. Ayrıca Türkiye kendisinin uyguladığı elektronik vize sisteminden vazgeçecek; AB’nin vize istediği, Türkiye’nin vize istemediği ülkelere de yeniden vize uygulamak zorunda. Türkiye’nin tüm bu yükümlülüklerini Temmuz 2016’ya kadar yerine getirmesi bekleniyor. Üç ay süreyle Türkiye’yi izleyecek olan AB Konseyi, yükümlülüklerin yerine getirildiğine kanaat getirirse, Ekim 2016’da vize muafiyetine onay verecek.

Avrupa Birliği'nden Türkiye'ye vize muafiyeti için 72 şart

AB ile mülteci akınının yavaşlatılması karşılığında vize muafiyeti sürecinin hızlandırılması konusunda uzlaşmaya varan Türkiye'nin vizesiz seyahat için toplam 72 kriteri hayata geçirmesi gerekiyor. AB, Türkiye'nin yükümlülüklerini yerine getirmesi halinde vizesiz Schengen için onay verecek. Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki sürecin planlandığı gibi gitmesi halinde Türk vatandaşlarının Schengen vizesinden muaf tutulması için AB Konseyi'nin yani hükümet veya devlet başkanlarından oluşan Liderler Zirvesi'nin karar alması gerekiyor. AB, bazıları öncelikli olma üzere Türkiye'nin vizesiz seyahat için toplamda 72 kriteri yerine getirmesini bekliyor. Şartlardan birisi de Türkiye Cumhuriyeti pasaportlarının AB ile tam uyumlu hale getirilmesi olacak.

Türkiye üzerinden giden kaçak göçmenler iade edilecek

Geri Kabul Anlaşması'nın uygulanmasıyla, Ankara Türkiye üzerinden AB ülkelerine yasa dışı yollarla gitmiş olan ekonomik göçmenlerin iadesini kabul etmiş olacak. Her şeyden önce kaçak kişinin Türkiye üzerinden geldiğinin ispatı gerekecek.

Türkiye, geri gönderilişte 'geçiş ülkesi' olacak

Türkiye kabul edeceği kaçaklar için barınma merkezleri yapacak. Bu merkezlerde yapılan incelemeler sonucu kaçaklar Türkiye'ye hangi ülkeden geldilerse o ülkeye geri gönderilecekler. Türkiye geri gönderilişte de ‘geçiş ülkesi’olacak.

Kaçaklar için yeni kamplar kurulacak

Kırklareli, Hatay ve İzmir'deki kamplarının durumlarının iyileştirilmesi ayrıca İstanbul'un yanı sıra İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da da kaçakların toplanacağı yeni merkezler kurulması öngörülüyor. Vize muafiyeti için Türkiye Cumhuriyeti pasaportları AB normlarına tam uyumlu hale getirilecek. Ayrıca Türkiye kendisinin uyguladığı elektronik vize sisteminden vazgeçecek; AB'nin vize istediği, Türkiye'nin vize istemediği ülkelere de yeniden vize uygulamak zorunda.

AB Konseyi 3 ay Türkiye'yi izleyecek

Türkiye'nin tüm bu yükümlülüklerini Temmuz 2016'ya kadar yerine getirmesi bekleniyor. Üç ay süreyle Türkiye'yi izleyecek olan AB Konseyi, yükümlülüklerin yerine getirildiğine kanaat getirirse, Ekim 2016'da vize muafiyetine onay verecek.

AB Bakanı Bozkır'dan ‘vizesiz AB’ açıklaması

AB Bakanı Volkan Bozkır, yaptığı açıklamada, vizesiz AB için gerekli şartların yerine getirilmesinde bir endişeleri olmadığını söyledi. Türkiye'nin gerekli şartları yerine getirmesi durumunda, AB'ye vizeler 2016 yılının ekim ayında kalkacak. Avrupa Birliği Bakanı ve Baş Müzakereci Volkan Bozkır, konuyla ilgili NTV canlı yayınında değerlendirmelerde bulundu. Vizelerin kalkması için Türkiye'den 72 beklenti olduğunu hatırlatan Bozkır, “Bunların hiç birisi aniden ortaya çıkmış ve daha önceki mutabakatın dışındaki beklentiler değil. Bu zirve ile birlikte vize 2017’de kalkacakken 2016’ya geri çekiliyor tek değişiklik bu” dedi. Bozkır, gerekli düzenlemelere ilişkin takvimin ilerleyen günlerde açıklanacağını belirterek, şöyle devam etti: “Türkiye'nin yerine getireceği hususlar bakımından bizim bir endişemiz yok. Dolayısıyla Ekim 2016’da Türkiye üzerine düşeni yerine getirecektir. Bizim burada sıkıntımız biz bütün bunları yerine getirdikten sonra AB içindeki siyasi mekanizmalar vizenin kalkmaması kararı alabilir miydi bir sene önce böyle bir şey yok artık.”

Vizesiz AB süreci nasıl işleyecek?

 

Bozkır, vizesiz AB sürecinin işleyişine ilişkin ise şu bilgileri verdi: “Mart ayında komisyon ikinci raporunu yayınlayacak. Gelişmelere ilişkin değerlendirme yapacak. Türkiye'nin 72 beklentiyi karşılama seviyesi belirtilecek. Yaz aylarında biz geri kabul anlaşmasını 3 aylık bir uygulamaya tabi tutacağız. Bu uygulama sonrasında da vizelerin kalkması kararı ekim ayında yürürlüğe girecek. Ekim 2016 telaffuz edilmiştir, siyasal karar alınmıştır. Türkiye'nin bunları yerine getirme bakımından bir endişesi yoktur.”

Tam üyelik yolunda büyük bir adım

AB ile Türkiye arasındaki ilişkileri de değerlendiren Bakan, “Türkiye AB ilişkilerinde paradigma yeniden değişti ve kartlar yeniden dağıtılmıştır. AB üyelik süreci yeniden hızlanacaktır” dedi. Türkiye-AB zirvesini de değerlendiren Bozkır, “Bu tam üyelik yolunda atılan büyük bir adımdır” diye konuştu. Avrupa Birliği Bakanı ve Baş Müzakereci Volkan Bozkır, son gelişmelerin Türkiye'ye AB üyeliğinde tam üyelik yolunu açıp açmadığı ile ilgili olarak: “Türkiye'ye AB yolunu açan kararlar çok daha önce alınmıştı. Son dönemde belli bir durgunluk ve AB üyeleri arasındaki ‘çok büyük çok zengin bir ülke üye olduğu zaman mekanizmalarımızın içine oturtabilir miyiz, yeni bir genişleme dalgası oldu onu henüz hazmedemedik böyle büyük bir ülkeyle yeni bir ilişkiyi kurabilir miyiz’ gibi birtakım soru işaretleri olmuştu. Türkiye AB ilişkilerinde kartlar yeniden dağıtılmıştır. Türkiye'nin hem AB süresi hızlanacaktır AB’ye ye olma ihtimali çok daha güçlü ortaya çıkmıştır. Bu süreçte de daha yoğun bir ilişki ile AB’nin soru işaretlerini yaratan gelişmelerin Türkiyesiz üstesinde gelinemeyeceği de saptanmıştır.  Türkiye ile AB zirvesi benim 15 yıllık AB sürecinde beli görevlerle yer aldım ilk defa oluyor. Sayın başbakanımız açılış kapanış konuşmasını yapıyor ve önemli kararlar alınıyor. Dolayısıyla böyle zirveler sene de iki kere yapılacak. Siyasi, ekonomik, enerji diyalogları genişliyor, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi ile ilgili önemli adımlar atılıyor. Vizenin 2016 Ekim ayında kalkacağı beyan edildi. 17.fasıl 14 Aralık’ta açılıyor. Böyle durumda üyeliğe doğru atılan güçlü bir adımdır” dedi.  Vize muafiyeti konusunun gerçekleşmesi için Türkiye'nin yapması gereken bazı adımlar var. Bunlar arasında pasaportların yenilenmesi var. Takvim nasıl işleyecek sorusunun sık sık gündeme geldiğini ifade eden Bozkır, “Bu, zirvede alınan bir karar değil öncelikle. Vizenin tamamen kalkması süreci ve geri kabul anlaşması birlikte devreye girdiler ve bununda gerekleri zaten yerine getiriliyor. Vizenin kalkması için Türkiye'den 72 beklenti var. Bunların hiç birisi aniden ortaya çıkmış ve daha önceki mutabakatın dışındaki beklentiler değil. Bu zirve ile birlikte vize 2017’de kalkacakken 2016’ya geri çekiliyor tek değişiklik bu. Pasaportların ve kimlik kartlarının güvenliğinin sağlanması elzem bir şey. Bizim pasaportlarımız şu anda biometrik veriye sahip. Bu da yıllarca güvenilmeyen sahte yapılma ihtimali çok fazla olan bu yüzden bu pasaportların kullanıldığı ülkelerde güven telkin etmeyen pasaportlar yerine tek bir merkezden verilen, içinde o kişiyle ilgili bütün verilerin hemen sağlanabileceği pasaportlar haline geldi. Buna bir parmak izi mekanizması ilave ediliyor. Dolayısıyla hem kimlik kartları hem pasaportlar bakımından Türkiye için önemli bir soru değil. Çok yakın zamanda bunu gerçekleştireceğiz. Bunun dışında çok önemli kanunlar var. Kişisel verilerin korunması kanunu. Bu bütün Türk vatandaşların kişisel verilerinin buna sahip olma hakkına sahip olmayan ve bu kişilerin aleyhine kullanılmasına yol açabilecek bir tehlike ile karşılaşılmaması için bunların güvence altına alınmasını ve bir sistem oturtulmasını içeriyor. Bu kanun çıkmadığı için bizim Europpol gibi çok önemli güvenlik mekanizmalarıyla işbirliğimiz tam olarak gerçekleşemiyor. Böyle bir terör ortamının olduğu ortamda Europol gibi önemi bir mekanizmayla bizim işbirliği yapamıyor olmamız bir eksikliktir. Bunun dışında insan ticaretinin önlenmesi yasası çıkması lazımdır. Onun dışında uluslararası korumadan yararlana kişilerin iş piyasasına erişimine ilişkin düzenleme var. Birkaç Avrupa konseyi sözleşmesi var. Bunları Türkiye yeni hükümetimizin ilk 100 günde ilk 6 ayda ne yapacağına ilişkin takvim açıklanacak ve bunların hepsi orada yer alacaktır. Türkiye'nin yerine getireceği hususlar bakımından bizim bir endişemiz yok. Dolayısıyla Ekim 2016’da Türkiye üzerine düşeni yerine getirecektir. Bizim burada sıkıntımız biz bütün bunları yerine getirdikten sonra AB içindeki siyasi mekanizmalar vizenin kalkmaması kararı alabilir miydi bir sene önce böyle bir şey yok artık”dedi.