Hareket tahriki ve hidrolik uygulamalarının kontrolü için dijital ünite ve yazılımların kullanımının gün geçtikçe artması, çok yakında bu senaryonun gerçeğe dönüşeceğini gösteriyor.

Ağırlığı birkaç ton olan mobil iş makinelerinin işlevlerinin kontrolü için yazılım kullanımı gittikçe yaygınlaşıyor. Mobil hidrolik sistemlerin elektronik hale getirilmesindeki amaç, ilk aşamada yakıt tüketimini azaltmak ve karmaşık süreçleri basitleştirmekti. Şimdiyse hedeflenen iş ve tarım makinelerinin Nesnelerin İnterneti ile bağlantısını kurmak…
 
Elektronik donanıma sahip mobil hidrolik sistemleri, daha az yakıt tüketimi ve egzoz tüketimi için olduğu gibi işlevlerin yazılıma transferinde de büyük rol oynayacak. Bu sayede yardım sistemleri, operatörün günlük görevlerini azaltacak ve tehlikelere karşı koruma sağlayacak. Yapılandırılabilir ve açık olan yazılım ve donanım mimarisi, uygulamaların istenen ihtiyaçlar doğrultusunda, düşük maliyete yapılmasına olanak tanıyacak.
 
Gelecekte bilginin mobil elektronik cihazların kontrol ünitesi ve veri bulutu arasındaki veri değişiminin sorunsuz olması hedefleniyor. Bu da uygunluk ve verimliliğin artacağı anlamına geliyor. Üstelik veri kullanımı sayesinde yepyeni işletme modelleri yaratılabilecek. Kısacası yazılımlar, sahada kullanılan mevcut makinelerin teknolojisini geride bırakacağa benziyor.
 
Makinedeki tüm kontrol üniteleriyle yakından etkileşim
 
Son 15 yıl içinde uygulamaların ve hareket tahrik hidrolik sistemlerinin elektronik hale getirilmesi büyük ölçüde hız kazandı. Hareket tahriki ve uygulama hidrolik sistemleri, yanmalı motordan sonra performansı en çok belirleyen bileşen grupları. Diğer bileşenlerden daha gelişmiş teknoloji, güç yoğunluğu ve sağlamlık sunarken, dijital kontrol bağlantıları sebebiyle enerji tasarrufu da sağlıyor.
 
Teknolojinin öncü ismi Bosch Rexroth, bu alanda sinerjilerden yararlanmak üzerine yoğunlaşıyor. Mobil hidrolik sistemleri uzmanları, Bosch'un motor elektroniği alanındaki geliştirici ve programcılarıyla yakın çalışmalar sürdürüyor.
 
Sürecin bu kadar ilerlemesini sağlayan ilk neden, dünya çapındaki emisyon gerekliliklerinin yaygınlaşmasıydı. Üreticilerin, yalnızca egzoz son işlem yöntemleriyle belirlenen değerlerin altında kalması mümkün olmuyor. Bunun yerine genellikle daha küçük turboşarjlı motorları daha düşük hız aralıklarında maksimum torkta kullanarak emisyonu azaltmayı hedefliyorlar. Bu da daha az enerji kullanarak aynı performansı göstermesi beklenen hidrolik sistemleri olumsuz etkiliyor.
 
Çözüm ise motor ve hidrolik sistem arasındaki veri alışverişi, değişken pompaların kullanımı ve motora göre ayarlanan akıllı performans yönetimidir. Ancak birbirinden farklı birçok mobil iş makinesi için tek bir çözüm düşünülemez.
 
Bosch bunun yerine mobil elektronik sistemler, yazılım, kontrol paneli ve elektrohidrolik bileşenlerden oluşan bir modüler sistem geliştirdi ve bunu, ölçeklendirilebilir sistem çözümlerini yapılandırmak için kullandı. Genellikle önceden belirlenen işlevlerin artık araç üreticisi tarafından programlanması gerekmiyor, daha kolay bir parametrelendirme yapmak yeterli oluyor. Özel bir işlev gerekiyorsa da Rexroth'un açık yazılım mimarisi MASAR, olabildiğince az çaba göstererek ekleme yapma özgürlüğünü sunuyor.
 
Rutin görevleri yardım sistemlerine bırakın
 
Dijital olarak kontrol edilen uygulama hidrolik sistemleri, yakıt tasarrufu yapan bileşenler arasındadır. Farklı pompalar ve akıllı kontrol gibi yöntemlerle motor hızının çalışma performansını engellemez. Bunun yanı sıra elektrohidrolikler, manevra ile önceden manuel olarak gerçekleştirilen diğer işlemlerin otomatik hale getirilmesini mümkün kılar.
 
Elektrohidrolik bağlantı kontrolü, traktörlerde birkaç yıl önce standart özellikler arasına girerken, yardım hizmetlerinin tıpkı otomobillerde olduğu gibi operatörün rutin görevlerini azaltacağı ve olası tehlikelere karşı koruma sağlayacağı tahmin ediliyor. Rexroth ve Bosch'un geliştirme departmanları, standartlara uyan güvenli işlevler sağlamak ve bu sayede üreticilerin mühendislik çalışmalarını kolaylaştırmak amacıyla sıkı bir çalışma yürütüyorlar.
 
Veri bulutu, sahada oluşabilecek hataların önüne geçer
 
Motor ve hidrolik kontrol birimleri arasındaki iletişim ilk aşamayı oluşturuyor. Bu özellik, halen sahada kullanılan son teknoloji makinelerde kapsamlı olarak kullanılıyor. Geçilmesi gereken bir sonraki aşama, üst seviye sistemler arasında veri alışverişi yapılmasıdır. Şu anda uluslararası ağır makine üreticileri ve başlıca filo işletmecileri, mobil iş makinelerini Nesnelerin İnterneti ile donatmak için büyük ölçüde yatırım yapmaya başladı. Üzerinde çalışılabilecek birçok seçenek arasından önleyici bakım çalışmalarına öncelik veriliyor.
 
Sahada meydana gelen hatalar, operatörlere kabarık faturalar çıkartıyor. Uzak alanlara teknisyenin ya da değişim aracının ulaşması saatler, hatta günler alabiliyor. Ağ kurmanın, özellikle bu alanda uygunluk durumunu belirgin şekilde yükseltebileceği öngörülüyor. Bunu uygulamak için hidrolik sisteme farklı basınç, sıcaklık ve titreşim gibi sensörlerin eklenmesi gerekiyor. Elde edilen veri, mevcut kontrol ünitelerine gönderilerek, merkezi radyo ünitesi üzerinden kablosuz iletimi sağlanıyor. Veriler, operatörün ya da üreticinin özel sunucusuna ya da markasız Bosch IoT bulutuna iletilebiliyor.
 
Yazılım algoritmalarının, ilerlemekte olan bir aşınmayı hataya dönüşmeden önce saptayarak gerekli bakım önlemlerinin alınmasını sağlaması için çalışılıyor. Rexroth, bu gibi algoritmaları geliştirebilmek için hidrolik ürün ve şanzıman bilgilerinden yararlanıyor. Sonuçta, yalnızca aşınmış parçaların değiştirilmesi üzerine sahada çok daha az hatanın yaşanacağı ve bakım maliyetlerinin düşeceği öngörülüyor.
 
Ayrıca mobil iş makineleri için evrensel kontrol paneli BODAS DI4, ağ tabanlı uygulamalar için özel olarak optimize edildi. Serbestçe programlanabildiği için özel görselleştirme ve görev ataması yapılabiliyor. Ayrıca devreye alma ve hizmeti kolaylaştırıyor. Ekranı yönetici olarak kullanan yetkili teknisyen ya da operatörler, uygulama ve hareket tahrik hidrolik sistemleri için Rexroth'un diğer BODAS kontrol ünitelerine erişim sağlayabiliyor. Aktif ve kaydedilmiş hataları gösteren ekran, arıza tespitini hızlandırıyor.